gezegen ısınmakla kalmayacak, bir noktada o kadar ısınacak ki, okyanuslar tamamen buharlaşacak. | TED | لن يكون فقط ساخن لكن في مرحلة ما سيكون ساخن جداً حتي المحيطات سوف تتبخر. |
Dünya'nın yüzeyi kavrulacak denizler buharlaşacak ve karalar eriyecektir. | Open Subtitles | سطح الأرض سوف يحترق والبحار سوف تتبخر واليابسة سوف تذوب |
Sizin adamı suçlu bulurlarsa, sizin dava da buharlaşacak. | Open Subtitles | وإن حكموا أن متهمهم مذنب فسوف تتبخر قضيتكِ |
Yeteri kadar ısıtılıp karışım içine döküldüğünde buharlaşacak ve tüm hastaneye dağıtılacak. | Open Subtitles | نعم. ما يكفي من الحرارة، ثم عندما يسكب الخليط في، أنها سوف تتبخر ثم توزيع |
Problem ise operasyon sırasında kristaller parçalar halinde buharlaşacak. | Open Subtitles | ...المشكلة هي خلال العملية فإن بلورات السم تتبخر جزئيا |
Çarpışma anında gemi buharlaşacak. | Open Subtitles | وهذه السفينة تتبخر عند ارتطامها بالأرض. |