Soruşturmanın başındaki ben değildim; Onlara bulduğum şeyi gösterdim. | Open Subtitles | لم أكن المسئول عن التحقيق، لقد عرضت عليهم ما وجدته. |
bulduğum şeyi tahmin bile edemezsin. | Open Subtitles | لن تخمّن ما وجدته |
Klaus görmeden önce bulduğum şeyi görmek istersin diye düşündüm. | Open Subtitles | اعتقدت أنّك ستريدين رؤية ما وجدته قبل (كلاوس). |
Benim bulduğum şeyi bulmayı seçen herkes gibi bu zor bir süreçti. | Open Subtitles | لكنه كان صعب عليّ أن أتوقع من قد يختار أن يجد ما وجدت |
Ama bulduğum şeyi hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | لكن ما وجدت لم يكن متوقعاً أبداً |
Sana sadece bulduğum şeyi gösteriyorum. | Open Subtitles | انا فقط أريك ما وجدته |
Şu bulduğum şeyi okuman gerek. | Open Subtitles | - عليك قراءة ما وجدته |