"bulduğuna" - Translation from Turkish to Arabic

    • وجد
        
    • وجدتني
        
    • وجدني
        
    • عثوركِ
        
    • وجدتَ
        
    • لعثورك
        
    Peder Herman onun yolundan gidecek birini bulduğuna adı gibi eminmiş. Open Subtitles اهتم الولد بالفكار الروحية والاب هيرمان كان متاكد انة وجد شخصا
    Temasa geçmediğine göre, haberler iyi olmalı. Onu bulduğuna iddiaya girerim. Open Subtitles أنا أشعر أن هناك أخبار جيدة أعتقد انه وجد اّنا
    Çünkü ortalık yatışana kadar en iyi saklanma yerini bulduğuna inanıyordu. Open Subtitles لأنه اعتقد أنه وجد لنفسه بعد أن يختفي تماماً أفضل مكان مثالي ليختبأ فيه
    Beni yine bulduğuna inanamıyorum. İş üstünde olduğumuzu görmüyor musun? Open Subtitles لااستطيع أن اصدق أنك وجدتني مرة أخرى ألا ترى أننا في عمل هنا
    Buna inanmayabilirsin ama beni bulduğuna sevindim. Open Subtitles لربما لن تصدق ما أقوله، لكنني سعيد لأنك وجدتني
    Beni bulduğuna inanamıyorum, Sam. Open Subtitles لا اصدق انه وجدني سام
    Tipet, Tanrı'yı bulduğuna inanan cezasını çekmiş bir katil. Open Subtitles تيبيت أدين قاتل الذي إدّعى أن وجد الله. نحن لم نفكّر
    Büyücülük eğitimim sırasında babamın kaynağı bulduğuna ve denemeler yaptığına dair söylentiler çıkmıştı. Open Subtitles كانت هناك أشاعة , حينما كنت أتدرب كعرّاف بأنّ أبى وجد مصدرها ، و كان يختبرها.
    Buna inanamıyorum. Birinin gerçekten o adayı bulduğuna inanmıyorum. Open Subtitles لا أصدق أن أحداً في الحقيقة قد وجد الجزيره
    Rüyalarının tacizci kızını bulduğuna inanmış durumda. Open Subtitles إنه مقتنع من أنه وجد فتاة أحلامه الفاسدة.
    Güneş gözlüğümü bulduğuna dair bir mesaj aldım. Open Subtitles لقد حصلت على رسالة يقول فيها بأنه وجد نظارتي الشمسية
    Kopenhag yorumunda ve onun gerçekliğin sadece bakılarak ortaya çıkabileceğine ilişkin iddiasında ölümcül bir kusur bulduğuna ikna oldu. Open Subtitles أنه كان مقتنع بأنه وجد خطأ فادح في تفسير كوبنهاجن وتذرعه أن الواقع استدعي إلى حيز الوجود بفعل النظر اليه.
    Artık oğlum ve torunum aşkı bulduğuna göre gönül rahatlığıyla seyahatime çıkabilirim. Open Subtitles الأن و بعد وجد ابنى و حفيدتى الحب يمكننى المغادره لرحلتى
    Karanlık Olan'ın aşkı bulduğuna inanmamı mı bekliyorsunuz? Open Subtitles أتتوقّعون منّي تصديق أنّ القاتم وجد حبّاً؟
    Ama evine bir kiracı bulduğuna göre artık kesinleşti. Open Subtitles لكنّه وجد شخَص الأن ليُؤجره شقّته، لذلك أصبح الأمَر رسمي الأن.
    Monty, beni bunca yıldan sonra bulduğuna inanamıyorum. Open Subtitles أوه، مونتي، لا يمكنني أن أصدّق أنك وجدتني بعد كل هذه السنوات.
    Beni o bulduğuna göre yetkililerin de bulmasının an meselesi olduğunu söyledi. Open Subtitles أخبرتني بذلك... إذا وجدتني ستكون مسألة وقت فقط قبل أن تجدني السللطات.
    Beni bulduğuna sevindim... ama, aslında, bugün pek uygun bir gün değildi. Open Subtitles أنا سعيد أنّك وجدتني ... لكنّ اليوم كان, في الحقيقة, غير مناسب جدًّا
    Aslında beni bulduğuna çok memnun oldum. Open Subtitles في الحقيقة أنا سعيدة لأنك وجدتني
    Yani Peter'ın beni bulduğuna ve bana bir yuva bahşetmesine mutluyum ama bazen tek başıma daha mutlu olur muydum acaba diyorum. Open Subtitles أعني أنني سعيد أن (بيتر) وجدني ...وأعطاني منزلاً , ولكن في بعض الأحيان أتسائل أنه
    Benim tatlı Cassie'm, bunu bulduğuna göre ölmüşüm demektir ve bunun için çok üzgünüm. Open Subtitles كاسي" حلوتي" عثوركِ على هذا يعني انني ميتة ولذلكَ انا آسفةٌ جداً
    Aşağıda çeyreklik bulduğuna inanamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني أن أصدّق أنّكَ وجدتَ قطعةً نقديّة هناك.
    Usta Kenobi, Ahsoka'nın seni bulduğuna sevindim. Open Subtitles سيد (كينوبي) أنا سعيد لعثورك على ,(أسوكا)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more