Fotoğrafları onlara yollamanın özgürlünü bulmak için bir yol olduğunu düşünmüş olabilir. | Open Subtitles | وقالت إنها قد قمت الفكر ارسال صور كان وسيلة للعثور على حريتها. |
Kaçınız bir yolu bulmak için bir harita uygulaması kullanmadı? | TED | كم منكم لم يستخدم قط التطبيق الخاص بـالخرائط للعثور على الاتجاهات؟ |
İş bulmak için bir haftan var yoksa gidiyorsun. | Open Subtitles | لديك أسبوع واحد للعثور على وظيفة، و أو تذهب. |
O ihtiyarı bulmak için bir sürü göze ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | انها الصحراء الكبرى تأخذ الكثير من العيون لتجد الرجل العجوز |
Seni sevecek birini bulmak için bir yılın var. Ya da sonsuza dek böyle kalacaksın. | Open Subtitles | لكَ عام لتجد أحداً تحبّك، أو ستبقى هكذا أبداً. |
Kardeşimin bana müşteri bulmak için bir üni. gruplar savaşını üstlendiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا اصدق أن شقيقتي . قد أخذت معركة الجامعة للفرق لتجد لي عملاء |
Kocamı bulmak için bir şansım varsa kalmak zorundayım. | Open Subtitles | إن كان هنالك أيّ احتمال للعثور على زوجي، فعليّ البقاء |
Ya da bu lanet yakutu bulmak için bir arama izni çıkartabilirim. | Open Subtitles | أو سأقوم بإحضار مُذكرة تفتيش للعثور على الجوهرة اللعينة |
Bunun sorumlularını bulmak için bir ekip yola çıktı. | Open Subtitles | فرقة من الخيالة خرجوا للعثور على المسؤولين عن ذلك |
♪ I bir cadı bulmak için bir kaşıntı var. ♪ | Open Subtitles | لأن العطر لا يمكن وصفه بالكلمات أتشوق للعثور على الساحرة |
Koddaki kusuru bulmak için bir kesim noktası oluşturmaktır. | Open Subtitles | ولكن حول تعيين نقطة توقف للعثور على الخطأ في الكود |
Altı basamaklı bir sayı yazmak zorunda kaldım Sadece bir kitap bulmak için bir ondalık ile | Open Subtitles | وجوب كتابة رقم من 6 خانات يحتوي على رقم عشري للعثور على كتاب |
Yeni bir ev bulmak için bir ayın ve bulmanda yardımcı olacak 25,000 doların var. | Open Subtitles | ولكن لديك شهر للعثور على سكن جديد, و شيك بقيمة 25,000 دولار ليساعدك على إيجاده. |
Bir hayalet bulmak için bir köpeği mi takip ediyoruz? | Open Subtitles | إننا نتبع الكلب للعثور على شبح؟ |
Kızını bulmak için bir rehbere ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاج إلى مرشد للعثور على ابنتك |
Bunları bulmak için bir harita gereklidir. | Open Subtitles | لتجد الأحداث، فأنت تحتاج لخريطة واحدة |
Hollywood diyarını bulmak için bir seyahate çıkmalısın | Open Subtitles | يجب أن تذهب في رحلة* *"لتجد أرض "هوليوود |
Ari, bana başka bir iş bulmak için bir günün var, yoksa seni The Palm'da bir dahaki görüşümde lanet aletinin kerpetenle suyunu çıkarırım. | Open Subtitles | أعطيك يوم لتجد لي وظيفة، أو عندما أراك المرة القادمة في (بالم)، سأكبس قضيبك بمخلاب سلطعون |
- Haritayı bulmak için bir haritaya ihtiyacın var, değil mi? | Open Subtitles | أنت تحتاج خريطة لتجد الخريطة .. صح ! ؟ |
Whistler denen adamı bulmak için bir haftan var. | Open Subtitles | (لديك أسبوع لتجد ذلك الشخص ، (ويسلر |
Whistler denen adamı bulmak için bir haftan var. | Open Subtitles | (لديك أسبوع لتجد ذلك الشخص ، (ويسلر |