| Ama standart operasyon prosedürümüz sayesinde buluşacağın ajan, bunları görebilecek lensler takıyor olacak ve seni hemen teşhis edebilecek. | Open Subtitles | ولكن بفضل التكنولجيا العميل الذى ستقابلينه سيرتدى الايريديوم ليرى الموجات لكى يتعرف عليكى |
| Muhbirden bahsettim; 8:00'de buluşacağın muhbirle. | Open Subtitles | أخبرته عن الذي سيخبرنا بالمعلومات الذي ستقابلينه في الثامنة |
| buluşacağın kız nasıl biri? | Open Subtitles | كيف تبدو من ستواعدك يا رايموند؟ |
| - buluşacağın kız nasıl biri, Raymond? | Open Subtitles | كيف تبدو من ستواعدك يا رايموند؟ |