"buluşun" - Translation from Turkish to Arabic

    • قابلوني
        
    • قابلني
        
    • قابلاني
        
    • قابليني
        
    • قابلانا
        
    • قابلنا
        
    • قابلونا
        
    • قابلونى
        
    • الإكتشاف
        
    • وقابلوني
        
    • قابلنى
        
    • قابلينا
        
    Benimle güneybatı köşesinde buluşun. Open Subtitles قابلوني في الزاوية الجنوبية الغربيـــة الآن
    Eğer gelmek istiyorsanız, saat 6'da burada benimle buluşun. Open Subtitles من يريد إطالة هذه الحفلة؟ إذا كان الأمر كذلك، قابلوني بالخلف هنا عند السادسة
    O zaman benimle saat 9'da YSYB binasının dışında buluşun. Open Subtitles إذن ، قابلني خارج المبنى في الساعة التاسعة
    Önemli değil. Benimle limandaki sürat teknesinde buluşun Tamam mı? Open Subtitles حسنًا، فقط قابلاني على القارب السريع في حوض السفن، مفهوم؟
    Lütfen geceyarısı benimle kütüphanede buluşun Open Subtitles من فضلك قابليني في المكتبة عند منتصف اللّيل
    Birkaç gün dinlenin ve sonra bizimle Hamburg'da buluşun. Open Subtitles ارتاحا لمدة يومين ثم قابلانا بعدها في (هامبرج)
    Takımın geri kalanını toplayıp bizimle o bölgede buluşun. Open Subtitles اريدك ان تجمع باقى الفريق و قابلنا على بعد نصف ميل جنوب النقطة
    Bizimle iksir dükkânında buluşun, canavarı durduracak bir efsun alalım. Open Subtitles الآن, قابلونا في دكّان الجرعة.. حتى يمكننا الحصول على وصفة.. للقضاء على الوحش
    10 dakika içinde benimle VIP odasında buluşun. Open Subtitles قابلوني في غرفة الشخصيات المهمة خلال 10 دقائق.
    "Size yardım edebilirim. Benimle dışarıda buluşun." Open Subtitles أستطيع مساعدتكم ، قابلوني عند الباب الخلفي
    Onları şaşırtacağım. Benimle Vista Diablo'da buluşun. Open Subtitles أنا سأسحبهم , قابلوني عند مشهد ديابلو
    O zaman benimle Farmingdale Havaalanı 6.hangarda buluşun. Open Subtitles اذن قابلني بـ مطار فاميدال ، البوابة السادسة
    Geceyarısı kütüphanede benimle buluşun Open Subtitles في منتصف اللّيل قابلني في المكتبة
    Qin kampında yarın benimle buluşun Open Subtitles قابلني في معسكر كين غدًا صباحًا
    Ay battığında benimle burada buluşun. Open Subtitles نعم قابلاني هنا عندما يكون القمر منخفضاً
    Olamaz! Geçit töreni başladı. Benimle stüdyoda buluşun. Open Subtitles كلا ، سيكمل الموكب مسيرته، قابليني في الإستديو
    Kasada buluşun! Open Subtitles تراجعا ، قابلانا في الخلف
    Arabayı alıp ön kapıda bizimle buluşun ve beni takip edin. Open Subtitles إجلبها، قابلنا في المُقدّمة، وإتّبعنا.
    Siz olabildiğince çabuk Nautilus'a ulaşın sonra da bizimle kıyıda buluşun. Open Subtitles إبلغا الغواصة بأسرع مايمكنكما وبعدها قابلونا عند الشاطئ
    Benimle bir saat içinde demircide buluşun. Open Subtitles قابلونى خلال ساعة عند ورشة الحداد
    Bu inanılmaz buluşun haberi bana ulaştığında onları kendime almam gerektiğine karar verdim ve Shurkia ile 3000 yıldır yapılmayan şeyleri yapabilmek için hayal dahi etmediğim sihirli yöntemler buldum. Open Subtitles عندما توصلنى كلمة واحدة الى هذا الإكتشاف عظيم, انا.. فعليّ ان احتفظ بهِ لنفسي. وبواسطة "الشركايا"،
    Başmüfettiş, en iyi dört adamınızı alın ve saat 21:00'de bizimle bu adreste buluşun. Open Subtitles لذا رئيس المفتشين، أحضر أربعة رجال من الصفوة وقابلوني في هذا العنوان في الساعة التاسعة
    Benimle ön tarafta buluşun ve yanlış bir hareket yapmaya kalkışmayın. Göz benim elimde. Open Subtitles قابلنى بالخارج ولا تقدم على أى شئ سخيف، فأنا لدى العين
    "Lütfen bu akşam bizimle aynı saatte aynı yerde buluşun." Open Subtitles قابلينا رجاءً في الوقت ذاته في المكان ذاته الليلة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more