Polisler o nehri 3 gündür arıyorlar ve hiçbir silah bulunamadı. | Open Subtitles | لقد جرفت الشرطة النهر لمدة ثلاثة أيام و لم يجدوا أى مسدسات |
-Ayrıca bir de kız var cesedi diğerlerinin yanında bulunamadı. | Open Subtitles | هناك فتاة أيضاً لم يجدوا جثتها بين الضحايا |
Crystal Göl'de Katil Cesedi bulunamadı | Open Subtitles | قاتل في بحيرة كريستال لم يتم العثور على جثته |
Bindokuzyüz bulunamadı ve kimse onun hakkında bir şey bilmiyor... | Open Subtitles | لم يتم العثور على 1900 ، ولم يعرف أحد ما الذى جرى له |
2000'den beri 200'den fazla çocuğun cesedi bulunamadı. Ülke çapında. | Open Subtitles | منذ عام 2000, لم يُعثر على جثث 200 طفل وأكثر |
- Ceset bulunamadı ama o kadar çok kan kaybetmiş birisinin yaşaması imkânsız. | Open Subtitles | حسناً, لم يجدوا أحداً, مع أنه كان هناك الكثير من الدم المفقود ينفي بقاءه على قيد الحياة. |
Karısının cesedi bulunamadı, onu arayıp durur. | Open Subtitles | لم يجدوا قط جثة زوجته، لهذا لا ينفك عن البحث. |
Kardeşimin cesedi asla bulunamadı. Belki yaratığın eline geçmemiştir. | Open Subtitles | إنهم لم يجدوا جثة اخي ابداً ، لربما لم يمسكههذاالمخلوق.. |
Demir maskeli mahkum asla bulunamadı. | Open Subtitles | السجين ذو القناع الحديدى لم يتم العثور عليه ابداً |
Biliyoruz ki Paul Eastman hapisten kaçtı, asla bulunamadı. | Open Subtitles | نحن نعلم بأن بول ايستمان هرب من السجن ولم يتم العثور عليه |
Madene gömüldü ve raporda söylenenin aksine cesedi asla bulunamadı. | Open Subtitles | لقد تم دفنه في ذلك الكهف لم يتم العثور على جثته, ذلك الموجود في التقارير |
Ne bir ceset, en ufak bir şey bile bulunamadı. | Open Subtitles | لم تكن هنالك جثث ولم يُعثر على اي غرض واحد |
Hayat kurtarıcı çalışması Apollo 11'in çok ötesine geçti, uçuş yazılımında mürettebatlı Apollo görevleri için hiçbir hata bulunamadı. | TED | ولم يقتصر عملها المُنقذ على مركبة أبولو 11 حيث لم يُعثر على أي خطأ برمجي في برمجيتها في كل رحلات ومهام مركبة أبولو. |
Bilim adamları tek balina omurgası üzerinde 178 farklı hayvan keşfettiler ve bunların çoğu başka bir yerde bulunamadı. | Open Subtitles | اكتشف العلماء 178 نوع مختلف من الحيوانات على فقرة واحدة من الحوت معظمها لا يُعثر عليه في أي مكان آخر |
Baba bulunamadı. | Open Subtitles | لا يمكن العثور على الأب. |
Cesedi hiç bulunamadı ama Walt onu kimin öldürdüğünü biliyor. | Open Subtitles | منذ عشرون سنة, إختفت فتاة, و لم يعثر على الجثة |
Onu yakaladık, fakat para hiç bulunamadı. | Open Subtitles | تمكنا منه، ولكن المال لم يعثر عليه أبداً |
Başka bir tanesi o dönemde kayıplara karıştı ama hala cesedi bulunamadı. | Open Subtitles | و امرأة في عداد المفقودين لكنها الوحيدة التي لم يُعـــثر عليــها بعد |
Adam henüz bulunamadı ama yerel polis robot resme benzeyen birini buldu. | Open Subtitles | لم يجدوه الى الآن ولكن وجدنا شـخص يشـبه الصورة في السـجلات |
Adı, geçmişe dair kayıtları, göçmenlik durumu gibi bilgiler bulunamadı. Parmak izleri, ne FBI dosyalarında, ne de ulusal sistemde kayıtlı değil. Şu anda, cesedi teşhis için, veya almak için kimse gelmeyecek gibi görünüyor. | Open Subtitles | لم يتم إيجاد أى بيانات عن الجثه ولا بصمات لها |
Ne onun cesedi, ne de suçlu hiç bulunamadı. | Open Subtitles | لم يتمّ العثور على جثتها أو المتهم قط. |
Diğer kurban Mary Banner bulunamadı ve öldüğü varsayıldı." | Open Subtitles | مارى بانر, أحدى الضحايا الأخرى التى لم يعثر عليها نهائيا وأعتبرت ميتة |
Çok üzgünüm. Murasaki henüz bulunamadı... | Open Subtitles | أعذرنى لدخولى المفاجئ، لكنهم لم يعثروا على موراساكى |
Hala Milford'taki yangın için herhangi bir kanıt bulunamadı. Büyük ihtimalle bulunamayacak da. | Open Subtitles | لا يوجد حتّى الآن دليل قد وُجِد لذلك الحريق على (ميلفورد)، ربّما لا شيء. |
Hayır, hayır, hiçbir zaman bulunamadı. | Open Subtitles | لا , لا , لم يتم التعرف عليها قط. |
Loretta Sawyer, 27 yaşında, ...bekâr,çocuğu bulunamadı,öldüğü varsayılıyor. | Open Subtitles | لوريتا سويار العمر 27 عام , الطفل لم يتم ايجاده افترض أنه مات |