Bunce'ın bunu almasına izin veremem, bu iş için ne kadar uğraştığımı biliyorsun. | Open Subtitles | هيا , ريتشارد. لا يسعني البقاء بونس مع هذا كنت تعرف كم حاولت. |
Eğer yapamayacaksan, belki Bunce görevi devralabilir. | Open Subtitles | إذا كنت لا يمكن أن يأتي ربما يمكن أن تذهب بونس. |
Bunce, suratındaki yapmacık gülmeyi sil. | Open Subtitles | بونس , تقلع تلك الابتسامة سوف زقحان الوجه. |
Yani, bundan böyle biri hayal kırıklığına uğrayacaksa o kişi Bunce, Clark ya da Jack olmalı. | Open Subtitles | من الآن حتى اذا كان شخص ما سوف يصابون بخيبة أمل كلارك , أو جاك أو بونس |
Bunce bu hafta Oakland'da emeklilik fonuyla ilgili olarak kurumsal yatırımcılarla harika toplantılar gerçekleştirdi. | Open Subtitles | وكان بونس سلسلة من اجتماعات هذا الاسبوع مع... المستثمرين... اوكلاند التي زارت لنا. |
Bunce, bu şansı uzun zamandır beklediğini biliyorum. | Open Subtitles | بونس... ... تعرف كيف كنت انتظر هذه الفرصة. |
Bizden birini seçecekleri konusunda mutlak kuşkularım var... Fakat sözlerimle işaret ettim, beni dinlerlerse, Bunce'ı seçebilirler. | Open Subtitles | إذا اخترت أن يكون المرء من بونس... |
Chris Bunce. | Open Subtitles | هذا هو كريس بونس. |
Bu özelliklerin hiçbiri Chris Bunce'da yoktu. | Open Subtitles | وكان أي واحد منهم كريس بونس. |
İşte Bunce hakkında bilmeniz gereken şey şu. | Open Subtitles | هذا هو ما لديهم بونس للمعرفة. |
Ama Jack, Bunce yapabilir demiş. | Open Subtitles | لكنه قال انه لن جاك بونس. |
Bunce çocuklarım olmasına bayılıyor. | Open Subtitles | A بونس يحب أن يكون لي أطفال. |
Bunce, bir biftek yemek ister misin? | Open Subtitles | - - بونس تريد أن تأكل اللحم؟ |
Bunce. | Open Subtitles | بونس. |