bunu benden duymayı hiç beklemediğini biliyorum ama bazen moda için yaptıklarımız resmen canilik gibi geliyor. | Open Subtitles | أعرف أنك لم تتوقع هذا مني,لكن عمل الأزياء الأزياء يؤلم |
Beni dinle... bunu... benden duyman gerek | Open Subtitles | اسمع إلي جيداً يجب أن تسمع هذا و يجب أن تسمع هذا مني |
Zafer yemeğime çok yakınım ve bunu benden alırsan rezil olacağım. | Open Subtitles | أنا قريبة جدا لعشاء إنتصاري وسأكون ملعونة لو أبعدتي هذا عني |
Evet, hepsini onlar aldı ve sen bunu benden duymadın. | Open Subtitles | أجل, لقد قضوا عليها جميعاً وأنت لم تسمع ذلك مني |
Anlamadığım şey, kendi kendime sorup durduğum, bunu benden niye sakladığınız. | Open Subtitles | أعتقد أني لم أفهم, دائماً أسأل نفسي, لماذا أخفيتي ذلك عني. |
Bunca zaman bunu benden gizlediğinize inanamıyorum. | Open Subtitles | أظنّكم أخفيتم هذا عنّي طوال الوقت. |
Bu benim buluşum. bunu benden almana izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | هذا إكتشافي لن أدعُكِ تأخذين هذا منّي |
bunu benden duymadın, ve bende bunu hizmetliden duymadım. | Open Subtitles | لم تسمعي هذا مني وانا لم اسمع بذلك من الحارس |
Belki de bunu benden almak istediğin için. O dakikalarımı, her şeyimi alır gibi. Ya da beni korumak istedin. | Open Subtitles | ربما لأنك أردتي أن تأخذي هذا مني لحظتي ، مثلما أخذتي كل شيء |
Papazları diğerlerine bunu benden almamalarını söyledi. | Open Subtitles | القسيس الخاص بهم أخبر الآخرين أن لا يأخذوا هذا مني |
Geri geldim çünkü bunu benden duyman gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | لقد أتيت لأنني ظننت أن عليكِ أن تسمعي هذا مني |
Evet henüz buna hazır değildin. Ama bunu benden duymak istemedin. | Open Subtitles | أجل، لم تكوني جاهزة لكنك ما كنت ستقبلين هذا مني |
Neden bunu benden sakladın ve bana eskrim hakkında yalan söyledin? | Open Subtitles | لم اخفيت هذا عني ولم كنت تكذب بشأن ذهابك لنادي المبارزة؟ |
bunu benden bunca yıl nasıl saklayabildin? | Open Subtitles | كيف كنت قادر علي اخفاء هذا عني خلال كل هذه السنوات؟ |
Yeniden öldürüyor ve babam, bunu benden saklamaya çalışıyor. | Open Subtitles | , و لقد عاود القتل و والدي يحاول اخفاء هذا عني |
Ama bunu benden alamayacaksın. | Open Subtitles | ولكن ما جئت من أجله أصبح من الماضي ولا يوجد أي فرصة هل فهمت ذلك مني |
Her neyse, bunu benden duymanız gerektiğini düşünmüştüm çünkü sizi tutan kişi bendim. | Open Subtitles | على أي حال، ظننت أنكما من الأفضل أن تسمعا ذلك مني. لأنني من عينكما. |
Evet, bunu benden saklama nezaketini gösterseydi, muhtemelen iyi olacaktım. | Open Subtitles | أجل من المحتمل كان يخونني اذا كان لديه الحشيمه . على الأقل أخفى ذلك عني |
bunu benden saklıyordun. | Open Subtitles | لإخفائك هذا عنّي |
Ama tabii ki bunu benden duymadın. | Open Subtitles | لكن من الجليّ أنّك لمْ تسمع هذا منّي. |
Aslına bakarsan bunu benden istemiş olman bile bir rezalet! | Open Subtitles | بالحقيقة إنه فضيع منك لمجرد طلب مني ذلك. حسناً. |
Ama o ikisi bunu benden gizlediler ve güya benim en iyi arkadaşım. | Open Subtitles | هي أنهما كلاهما يخفيان الأمر عني وهي تعتبر صديقتي الفضلى |
Bütün istediğim bu. Ama o bunu benden çaldı! | Open Subtitles | هذا كل ما أردته ، ولقد سرقت ذلك منّي |
Yine de son dakikaya kadar bunu benden sakladın. | Open Subtitles | -وأخفيت هذا عنى حتى اللحظة الأخيرة ، لماذا؟ |
Eğer boşanmayı ertelemek istiyorsan bunu benden kendin isteyebilirsin. | Open Subtitles | إذا كنت تريدني أنْ أؤجل الطلاق، يُمكنك أنْ تطلب منّي ذلك بنفسك. |
Ben sadece çocuk kalmak istiyordum ama o bunu benden aldı. | Open Subtitles | لقد كنت أريد أن أعيش طفولتى فقط وقد إنتزع ذلك منى |
Sevdim ve sevildim, hiçbir şey bunu benden alamaz! | Open Subtitles | لقد أحببت، وأحبني من أحببت، ولا شئ ستفعله سيُغير هذا |
Teknik bir durum olduğunu biliyorum, ama bunu benden almaya kalkarsanız, suratınıza yumruğu yersiniz. | Open Subtitles | أعرف أن هذه نقطة فنية ولكن أخبرك بهذا ستحاول أن تأخذ هذا بعيداً عني سأضربك في وجهك |
bunu benden duymanı istedim. | Open Subtitles | ربما من الأفضل أن تسمع هذا منى |