Fırsatın olmasına rağmen Bunu onlara söylemedin. | Open Subtitles | لم تقولي لهم ذلك حين أتيحت لك الفرصة و أنا أتسائل لماذا لم تفعلي ذلك، هذا ما في الأمر |
Aslında sakın, cidden söyleme Bunu onlara çünkü gözleri üzerimde. | Open Subtitles | في الحقيقة، لا تقل لهم ذلك لأنّهم يراقبونني، |
Sen ve ben Bunu onlara gösteremeyiz. | Open Subtitles | وكلانا لا يمكننا إثبات هذا لهم |
O zaman çık oraya Bunu onlara açıkla. | Open Subtitles | إذا اذهب الى هناك واشرح هذا لهم. |
Yapmam gerekeni yapacağımın farkındalar. Çünkü Bunu onlara bugün ispatladım. | Open Subtitles | إنهم يعلمون بأنّي أفعل ما عليّ فعله لأنّي أثبتُ لهم هذا اليوم |
Eğer o iki çocuğum olursa Bunu onlara asla yapmayacağım. | Open Subtitles | لو كان لي أولئك الطفلين لن أفعل هذا بهم أبدًا |
Ve ben... Bunu onlara yapamam. Onlara neredeyse hayatımı borçluyum. | Open Subtitles | ولا أستطيع فعل ذلك لهم أدين لهم كثيراً كما تعلمين |
Bunu onlara nasıl verdiğim umurlarında değil. Güven bana. | Open Subtitles | .لا يكترثون بطريقة منحي لهم ذلك , ثقي بي فحسب |
Bunu onlara söyleyemem efendim. | Open Subtitles | يمكنني ان اقول لهم ذلك ,سيدي |
Bunu onlara kanıtlayacağım. | Open Subtitles | سأثبت لهم ذلك فوراً |
Ben Bunu onlara söylemek istemem. | Open Subtitles | حسنا. إذا أنا... لن أقول لهم ذلك مباشرة |
Bunu onlara götürürsek durdurabilirler diye tahmin ediyoruz. | Open Subtitles | نعتقد إذا... إذا أخدنا هذا لهم, عندها ممكن مثلا... |
Bunu onlara bıraksam iyi olur. | Open Subtitles | حسنا، من الأفضل أن أوصل هذا لهم. |
ve sen Bunu onlara açıklayabileceksin? | Open Subtitles | وهل ستشرح هذا لهم ؟ |
O zaman Bunu onlara açıklarsın. | Open Subtitles | حاول أن تشرح لهم هذا. الآن، لو صادف أن أتيت |
Evet de sen Bunu onlara anlat. Bana inanmıyorlar. | Open Subtitles | نعم أقول لهم هذا دائماً لكنهم لايصدقونى |
Bunu onlara da söyleyeceğim, tamam mı? | Open Subtitles | و سأقول لهم هذا , حسنا |
Belki de Bunu onlara, güçlerimizin birleşimi yapmıştır. | Open Subtitles | ربما اتحاد سحرنا قد فعل هذا بهم |
Liderlerinin, Bunu onlara kimin yaptığını bilmesini istiyoruz. | Open Subtitles | نريد أن يعرف قادتكم من فعل هذا بهم |
Bunu onlara ben yaptım. | Open Subtitles | أنا فعلت هذا بهم. أنا فعلت هذا. |
Eminim anlıyorsunuzdur Bunu onlara vermenize izin veremeyiz. | Open Subtitles | بالتأكيد أنت تتفهم أنه لا يمكننا أن نسمح لك بإعطاء ذلك لهم |
Bana ne istersen yap da, Bunu onlara yapamazsın. | Open Subtitles | افعلها لي كما تريد, ولكنك لاتستطيع فعل ذلك لهم. |
Bunu onlara yapamayız. | Open Subtitles | لا نستطيع أن نفعل ذلك بهم |
Babamız Bunu onlara ödetir. | Open Subtitles | ! سينتقم أبي منهم لهذا |
Çocuklarına taptı, ve Bunu onlara asla unutturmadı. | Open Subtitles | لقد أحبت إبنيها وما غابت عن بالهما |