Bunun işe yaraması için bu insanlar olduğunuza inanmalısınız. | Open Subtitles | لكي ينجح الأمر يجب أن تصدقوا أنكم هؤلاء الناس |
Bunun işe yaraması için, tüm içgüdülerinizi alıp derinlere gömmeniz gerek. | Open Subtitles | لذا كي ينجح الأمر ، أريد منكم أن تأخذوا كل غريزة بداخلكم -وتدفنوها عميقًا -تم |
Bunun işe yaraması için herkesin kendine düşeni yapması önemli. | Open Subtitles | أنه أمرُ مهم أن نقوم جميعاً بوظائفنا لكي ينجح هذا |
Eğer Tanrıya inanıyorsan Bunun işe yaraması için dua et. | Open Subtitles | إن كنتَ تؤمن بالرب فصلِ لأجل أن ينجح هذا |
Bunun işe yaraması için birbirimize yakın kalmak mecburiyetindeyiz. | Open Subtitles | من اللازم علينا أن نلتصق معاً حتى يعمل هذا |
Bunun işe yaraması için çözmemiz gereken teknik problem ise yapay zeka yapmak kadar zor değil fakat oldukça zor. | TED | وبالتالي فالمشاكل الفنية التي تحتاج إلى حل لكي يعمل هذا تبدو أكثر صعوبة ولكنها ليست صعبة بنفس كيفية صنع الذكاء الصناعي فائق الذكاء، ولكنها صعبة إلى حد ما. |
Bunun işe yaraması için, gereksiz bütün ağırlıklardan kurtulmalıyız. | Open Subtitles | ليعمل هذا علينا أن نفقد أي كتلة غير ضرورية |
Bunun işe yaraması için yapabileceğimiz şeyler var. | Open Subtitles | ـ هناك أشياء نعملها لكي ينجح الأمر |
Bunun işe yaraması için yapabileceğimiz şeyler var. | Open Subtitles | ـ هناك أشياء نعملها لكي ينجح الأمر |
Bunun işe yaraması için 30 gün boyunca kurallara uymanız gerekiyordu. | Open Subtitles | لكي ينجح هذا يجب عليكم اتباع القواعد لـ30 يوماً بأكملهم |
Bunun işe yaraması için güvende olmalısınız. | Open Subtitles | ومن اجل ان ينجح هذا, اريدكما ان تكونا امنين. |
Mantıklı ol, Bunun işe yaraması mümkün değil. | Open Subtitles | كوني عقلانية مستحيل أن ينجح هذا الأمر |
Mantıklı ol, Bunun işe yaraması mümkün değil. | Open Subtitles | كوني عقلانية مستحيل أن ينجح هذا الأمر |
Bunun işe yaraması lazım. | Open Subtitles | حسنا، يجب ان يعمل هذا |
Bunun işe yaraması için gerçek kimliğini kimseye söyleyemezsin. | Open Subtitles | الآن, ليعمل هذا الأمر لا يمكنكَ إخبار أحد بهويتكَ الحقيقية |