O burada çalışırken, erkek arkadaşı da her erkek, kadın ve çocuk gibi peynir almak için gelir. | Open Subtitles | لا ، عندما تعمل هنا خليلها كل رجل وامرأة وطفل يأتي إلى هنا من أجل الجبن |
En son, dün gece burada çalışırken görülmüş. Özel güvenlik, gece yarısı kontrole çıkmış alarm sisteminin aktive edilmediğini bildirmiş. | Open Subtitles | شوهدت آخر مرّة تعمل هنا بوقت متأخر من مساء البارحة قام حارس الأمن بمسح المكان عند منتصف الليل |
Bu şirketin iş yerindeki taciz olaylarına karşı sıfır tolerans politikası var ve Karen sen burada çalışırken kendini güvende hissetmiyor. | Open Subtitles | لدينا سياسة عدم التسامح في مضايقات العمل حسـنا كارين لا تشعر بأنها في أمان ان لا زلت تعمل هنا |
burada çalışırken gayet sakin görünüyor. | Open Subtitles | إنّه دائما هادئ جداً عندما يكون يعمل هنا |
Beş yıl önce burada çalışırken belki de öyleydi ama benim gördüğüm zor ve çabuk parlayan bir adam. | Open Subtitles | وربما كان كذلك عندما كان يعمل هنا قبل خمسة أعوام، |
O burada çalışırken, annen onunla yatıyordu. | Open Subtitles | والدتكِ كانت تضاجعهُ عندما كان يعمل هنا |
Bay Agos, Savcı Yardımcılığı yaptı Sayın Yargıç, ...burada çalışırken, gizlice Lemond Bishop için de çalışıyormuş. | Open Subtitles | فقد عمل السيد (آغوس) كمساعد للمدعي العام يا حضرة القاضي وخلال فترة عمله هنا كان يعمل بالسر لصالح (ليموند بيشوب) |
burada çalışırken, işçi arkadaşlarından birini çekici de bulabilirsin. | Open Subtitles | بينما تعمل هنا ,ستجد بعض زملائك جذابين |
burada çalışırken de eğitim alabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تعمل هنا وتدرس في نفس الوقت |
burada çalışırken ne iş yapıyordun? | Open Subtitles | ماكان عملك عندما كنت تعمل هنا ؟ |
Sabahları, o burada çalışırken. | Open Subtitles | أوقات الصباح عندما تعمل هنا. |
Kalinda burada çalışırken. | Open Subtitles | عندما كانت كاليندا تعمل هنا. |
Kadere bak ki onun da tam burada çalışırken başına gelmiş. | Open Subtitles | لقد صادف فقط أنه يعمل هنا |