Burada büyük şeyler yaratabilirim, buraya başladığım notaya çok hızlı dönebilir ve daha küçük şeyler yapabilirim. | TED | ويمكنني أن تنتج أشياء كبيرة هنا ، ولكن يمكنني أن أعود بسرعة والعودة حقيقة بسرعة إلى حيث بدأت ، وإنتاج أحجام أصغر |
Peki, resim, Burada büyük bür boşluk var. | TED | حسناً، هذه الصورة هي، هناك فجوة كبيرة هنا. |
Bilirsiniz, dün gece Burada büyük bir sorun vardı. | Open Subtitles | لكن، تَعرفى، ليلة أمس كان يوجد مشكلة كبيرة هنا |
Burada büyük bir kaza oldu, ve muhtemel bir kimyasal yayılmasıyla karşı karşıyayız. | Open Subtitles | ثمة حادث كبير هنا واحتمال دفق مواد كيميائية خطر |
- Burada büyük bir, tomurcuk Cevapsız. - Beni istiyorsun pin bu? | Open Subtitles | لقد نسيت أمر كبير هنا يا صديقي تريد أن تضع هذا الأمر علي ؟ |
Bence, Burada büyük şeyler yapmak için fırsatımız var. | Open Subtitles | اعتقد أن لدينا فرصة إنجاز أمور عظيمة هنا |
Büyük bir sorunumuz var burada, büyük bir... | Open Subtitles | لدينا مشكله كبيره هنا مشكله كبيره |
Burada büyük biri olabilirdi. Kendi ailesi olabilirdi. | Open Subtitles | كان من الممكن أن يكون من الكبار هنا و أن يكون له عائلته الخاصة |
Burada büyük bir tane var, baba, çok büyük. | Open Subtitles | هذه واحدة كبيرة , والدي , هذه واحدة كبيرة هنا |
Sen ve ben, Burada büyük işler yapabiliriz. | Open Subtitles | . أنت و أنا , يمكننا فعل أشياءً كبيرة هنا |
Burada büyük bir karmaşa içinde olduğumu söylemeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أقول لكِ أننا فى فوضي كبيرة هنا. |
Bu akşam Burada büyük bir toplantım var. Onları etrafında istemiyorum. | Open Subtitles | لدي مهمة كبيرة هنا الليلة لا أريدهم بالآنحاء |
Burada büyük bir diplomatik... - ...krizi hafifletmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | لهذا نحاول تخفيف من أزمة دبلوماسية كبيرة هنا |
Burada büyük bir diplomatik... - ...krizi hafifletmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | لهذا نحاول تخفيف من أزمة دبلوماسية كبيرة هنا |
Mahkemenin keşifle ilgili temel ilkeleri reddetmesi halinde Burada büyük sorunlar yaşayacağız. | Open Subtitles | نحن بمشكلة كبيرة هنا إن كانت المحامية ترفض مشاركة المعلومات المهنية |
Tahmin edeceğiniz gibi, Burada büyük farklar göreceksiniz. | Open Subtitles | ستجد اختلافات كبيرة هنا , كما تعرف |
yıkılmadan önce Burada büyük bir parti olacak. | Open Subtitles | وسيكون هناك حفل كبير هنا قبل أن نغادر المكان |
Burada büyük bir işten bahsediyoruz o yüzden büyük konuşursam kusuruma bakma. | Open Subtitles | نحن نتحدث عن لعبة كبير هنا فاغفر لي إذا كنت استخدم مصطلحات كبيرة |
Burada büyük bir televizyon var. Eminim içinde çok sayıda kötü film vardır. | Open Subtitles | يوجد تلفاز كبير هنا وأنا واثق من أنه يُعرَض به الكثير من الأفلام السيئة |
Bence Watson ve Ben Burada büyük işler yapabiliriz. | Open Subtitles | أعتقد أن واتسون وأنا سوف نقوم بأشياء عظيمة هنا |
Ama bence ikimizde Burada büyük bir fırsatı kaçırdık. | Open Subtitles | لكن أعتقد أننا نهدر فرصة عظيمة هنا |
Biraz içki içmeye gelmiştim ama Burada büyük bir karmaşa varmış. | Open Subtitles | جئت لأشرب لكن الفوضى كبيره هنا |
Burada büyük biri olabilirdi. | Open Subtitles | كان من الممكن أن يكون من الكبار هنا و أن يكون له عائلته الخاصة |
O şey bir patlarsa, Burada büyük bir tehlike olur. | Open Subtitles | إذا صعدت للأعلى مع الدخان سوف نمضى بوقت رهيب هنا حسنا |