"buraya ve buraya" - Translation from Turkish to Arabic

• هنا و هنا
• هنا وهنا

Yalnızca buraya, buraya Buraya ve buraya bir imza atmanız gerekiyor.
انا فقط ساحتاج الى توقيعك هنا هنا , هنا و هنا

Ürünü sadece Jim' in T bölgesine sürüyorum. Buraya ve buraya. İşte.
انا فى الاساس اوزع المنتج على جبهة وانف جيم هنا و هنا

buraya, buraya, buraya buraya, buraya, buraya, buraya, buraya, buraya ...buraya, buraya, Buraya ve buraya kuruldu.
والآن الفخاخ جهزت هنا و هنا و هنا و هنا و هنا

Asansör boşluklarına bakması için buraya Buraya ve buraya adamlar gönderdim.
والآن أرسلتُ أشخاصاً ليلقوا نظرةً على فتحات المصاعد هنا.. وهنا وهنا

Ellerini buraya ve şuraya koy... ayaklarını da Buraya ve buraya. Buraya ve şuraya basmak yok.
ضع يديك هنا وهنا وهناك ضع أقدامك هنا وهنا وهنا ولا تقف هنا أو هناك

Mevzileriniz saat 11 yönünde olacak MG50 ve MG30 silahları Buraya ve buraya yerleşecek.
يجب أن تكون الدشم في المقدمة المدافع الرشاشة ستوضع هنا وهنا

Havalandırmaya kamera yerleştirildi. Buraya ve buraya.
الفريق الخاص وضع كاميرات عبر فتحات التهوية هنا و هنا

Pekâlâ, şimdi vuruşlara geçelim mi, buraya, Buraya ve buraya.
حسنًا ، يجب عليك أن تواصل الضرب هنا ، هنا و هنا

Buraya ve buraya da şuraya ve şurayada yalnızca adınızın baş harfleri
و واحد آخر هنا و آخر هنا و ضع إسمك هنا و هنا و هنا

Şüpheli ilk iki kurbanı Buraya ve buraya attı.
كما ترى، الجاني تخلَّص من أول ضحيتين هنا و هنا

Buraya ve buraya devriye gönderin.
نضع حراس هنا و هنا

Buraya ve buraya.
هنا و هنا

Oraya, Buraya ve buraya.
هنا، هنا و هنا

- Buraya paraf, Buraya ve buraya. - Daha çok beyaz karınca işi mi?
وقع بالحرف الأول من إسمك هنا.هنا وهنا اشياء اخرى عن النمل الأبيض؟

Daha fazla kan çıkmaya başlayıp buraya, Buraya ve buraya fışkırmış.
فنزفت دمًا أكثر في انبجاسات شريانيّة كثيفة هنا وهنا وهنا

Bu sınırlarımız boyunca buraya, Buraya ve buraya hendek kazın.
حفر الخنادق على طول هذه الحدود, هنا, هنا وهنا.

Buraya ve buraya ilerleyeceğim ve şuradaki zombiyi öldüreceğim.
أنا سأحركها هنا وهنا و سألف لأقتل هذا الزومبي

Alanı temizleyip alev makinelerini Buraya ve buraya yerleştireceğiz.
بينما نحن نؤمن الحقول ونقوم بتمركز قاذفات اللهب هنا وهنا

Evet, taşıyıcılar Buraya ve buraya gelecek.
حسنأ العربات ستتحرك من هنا وهنا

Ben, Mike'ı ve serseri arkadaşlarından birini Buraya ve buraya çekeceğim, siz de bekliyor olacaksınız.
الآن , أنا سوف أقود "مايك" وواحد من أصدقائه المغفلين وراء بيت البركة إلى هنا وهنا