"burkett" - Translation from Turkish to Arabic

    • بيركيث
        
    • بوركت
        
    • بيركت
        
    • باركت
        
    - Komiser, Jason Burkett ve Michael Perry yaptıklarını övünerek anlatmışlardı. Open Subtitles (ملازم, (جايسون بيركيث ) و (مايكل بيري تفاخرا بما قام به
    Burası Michael Perry ve Jason Burkett'in park edip içeri girerek onu öldürdükleri yerdir. Open Subtitles هنا قام (مايكل بيري) و( جايسون بيركيث) بـ التوقف خارجا في الشارع و ذهبا للبيت وارتكبا الجريمة
    Şu saçlarıyla oynayan Stephen Burkett, Daphne'yi gören son kişiymiş. Open Subtitles أتضح أن الشخص الذي يلف شعرهـ " ستيفان بوركت " كان آخر شخص شاهد دافني حية
    Hepsini güzelce paketleyip, "Bill Burkett'in suçu." demek istiyorsunuz. Open Subtitles أردتم تغليفها بطريقة أنيقة "ويكون مكتوباً عليها"انه خطأ بيل بوركت
    Michael Smith, 59 yaşında, Trevor Burkett, 23 yaşında ve son kurban Christy White, 21 yaşında. Open Subtitles # مايكل سميث ذو الـ59 سنة # # تريفور بيركت ذو الـ23 سنة # والضحيةُ الأخيرة وهي # كريستي وايت ذات الـ21 سنة #
    5 gün önce Daphne Zimmer Stephen Burkett ile konuşuyor. Open Subtitles هذا " ستيفان باركت " مع " دافني زيمر " على الهاتف قبل خمس أيام
    - Çocuklar dediğim Michael Perry, Jason Burkett Adam Stotler ve Jeremy Richardson. Open Subtitles حين أقول الشبان )أعني (مايكل بيري) و(جايسون بيركيث والضحيتين (آدام ستوتلر) و (جيريمي ريشارسون
    Bu sırada Jason Burkett ön kapıyı çalmış. Open Subtitles فيما كان ( جيسون بيركيث) يطرق الباب الأمامي
    Michael Perry ve Jason Burkett Camaro'yu almak için geri döndüklerinde kapılar kapanmış ve kilitlenmişti. Open Subtitles حينما جاء (مايكل بيري) و (جايسون بيركيث) لهذا المكان لأخد السيارة, كان ذلك بعد إغلاق وقفل هذه البوابات
    Perry ve Burkett polisle girdikleri çatışma sonrası Sandra Stotler cinayetinden tutuklandılar. Open Subtitles بعد تبادل إطلاق النار مع الشرطة, تم اعتقال (بيري) و (بيركيث) بتهمة .{\pos(180,120)}(قتل (ساندرا ستوتر
    Perry, Burkett ile birlikte Adam Stotler ve Jeremy Richardson'ı da öldürdüklerini ambulansta itiraf etti. Open Subtitles في سيارة الإسعاف, اعترف (بيري) ان (بيركيث) قام ايضا بقتل .{\pos(180,120)}(كل من (ادم ستوتلر) و (جيريمي ريشارتسون
    Bay Burkett, gözlerinizi kapatıp baştan başlayacağınız yeni bir hayatınız olduğunu düşünün. Open Subtitles سيد (بيركيث), اذا اغلقت عينيك - وفكرت بحياة مختلفة يمكن أن تبدأها من جديد
    Bu yüzden mi, kendini Başkan'ı karalamaya adamış Bill Burkett adına John Kerry'nin seçim kampanyasıyla bizzat temasa geçtin? Open Subtitles أو ماهو سبب ترابطك الشخصي (لحملة (جون كيري (نيابة عن (بيل بوركت الرجل الذي كرس نفسه لتشويه سمعة الرئيس؟
    - Burkett ile tanıştığından beri mi onunlasın? Open Subtitles كنت معها عندما كنت تجتمع مع "بوركت"؟ -
    - Burkett hikayesini değiştirdiğinden beri Andrew, CBS kendi itibarını riske etmeyi göze alamaz görüşünde. Open Subtitles استسلام) - منذ أن غير (بوركت) قصته - أندور) يشعر أن شبكة "كلومبيا) لا يمكنها أن تتحمل المجازفة بسمعتها
    Oraya gitmemizden önce dahi. Burkett'i kayda almamızı istedi sadece. Open Subtitles حتى قبل ذهابنا إلى هناك (أراد تسجيلاً فحسب لـ(بوركت
    Trevor Burkett, Christopher Stafford, Adam Richmond. Open Subtitles " تريفور بيركت " " كريستوفر ستافورد " " آدم ريتشموند "
    Kaçırılanlardan Trevor Burkett hidroklorik asit içmeye zorlanmadan önce kaçmış veya salınmış. Open Subtitles وقد تمكن أحدُ المختطفين, وإسمه " تريفور بيركت " من الهرب, أو أنَّه قد تم إطلاق سراحهُ بعد أن أجبرَ على شربِ # حمضُ الأسيد #
    Stephen Burkett'in tutuklandığını duydum. Open Subtitles بقد سمعت أنه تم اعتقال ستيفان باركت
    Bence Stephen Burkett'in. Open Subtitles " اعتقد أنه " ستيفان باركت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more