Sağol. Eğer Yüce Güçlerle karşılaşırsam burunlarına yumruk atacağım! | Open Subtitles | شكراً, لو قابلت قوة الوجود فسوف ألكمهم فى أنوفهم |
burunlarına ve boğazlarına tuvalet kağıdı tıkayarak kendini öldüren hastalar gördüm. | Open Subtitles | سيدتي, لقد رأيت مرضى يقتلون أنفسهم عن طريق حشو ورق المرحاض في أنوفهم و حلوقهم |
Yanomami’leri o otu burunlarına çekerken görmüşsünüzdür belki, çeşit çeşit baharatlardan hazırladıkları o madde içinde aynı zamanda metoksidimetiltriptamine de bulunduruyor. | TED | إذا سبق لكم ورأيتم اليانومامي ينفخون هذا في أنوفهم هذه المادة يصنعونها من مجموعة مختلفة من الكائنات وهي تحتوي أيضاً على "ميثوإكسيدايمثيلتريبتامين" |
Bazı insanlar burunlarına herşey koyabilirler | Open Subtitles | البعض يضعون أي شيء في أنوفهم |