"Bir dal sedir ağacı, buz küpü, ve arabanın içine sokabildiğiniz kadar insanın olduğu bir fotoğraf," | Open Subtitles | فرع شجره أرزيه, مكعبات الثلج, وصوره لأكبر عدد من الناس تستطيع وضعهم بسيارتك |
buz küpü. Bunu sonra alayım yoksa erir. | Open Subtitles | مكعبات الثلج يجب ان احضرها قرب خط النهاية وإلى سوف تذوب |
Ancak, ne yazık ki hızı buz küpü taşıma sistemi tarafından sınırlandırılmıştı. | Open Subtitles | لكن لسوء الحظ سرعته محدوده بسبب نقل مكعبات الثلج |
Ama 15 dolara o çömleği geri alabilirsin ve evine bu penis şeklinde buz küpü tepsilerini alabilirsin. | Open Subtitles | لكن مقابل 15 دولار, يمكنك أخذ القدر وتستطيعين أخذ مكعبات الثلج معك إلى المنزل |
Hay Allah, bildiğim kadarıyla ona şu buz küpü ve göbek deliği numarasını sen öğrettin. | Open Subtitles | تباً فبحسب علمي لقد علمتيه مكعب الثلج وأمر السرة ذلك |
Veya belki buz küpü Mors alfabesi ile birbirlerine nokta ve çizgi buz küpleri birleştirebilirim. | TED | أو ربما يمكنني أن أبني إحداهما عبر تركيب حبيبات وبقايا مكعبات الثلج -- مكعب ثلج شفرة موريس للبرقيات. |
O buz küpü. | Open Subtitles | إنـهُ صحن من مكعبات الثلج |
buz küpü yapıyor mu ? | Open Subtitles | هل تصنع مكعبات الثلج ؟ |
Kafam yerine buz küpü var. | Open Subtitles | أنا رأس مكعب الثلج أملك مكعب ثلج بدل من الرأس |
buz küpü için bile para keser. | Open Subtitles | سيتقاضى منك ثمن مكعب الثلج حتى. |
Pekala, bana buz küpü diyebilirsin. | Open Subtitles | حسنًا، تستطيعون مناداتي مكعب الثلج |