Sayfayı koparayım mı katlayıp, hayatının kalanında Cüzdanında taşıyabilesin diye? | Open Subtitles | أن أغلفها , لتستطيع حملها في محفظتك لبقية عمرك ؟ |
Bir elin karının memelerindeyken... öbür elin Cüzdanında olmalı. | Open Subtitles | تذكر فقط ابقي يد واحدة علي نهديها و اليد الاخري علي محفظتك |
Cüzdanında kan vardı, ve sen de topalladığını gördüğünü söyledin.. | Open Subtitles | حسنًا، كانت هناك دماء على محفظته وقلتِ بأنكِ رأيتيه يعرج |
Cüzdanında 50 papel, Güneş gözlüğü ve birkaç anahtar. | Open Subtitles | وجدت في محفظته 50 دولار ، ونظارات وبعض المفاتيح |
Gogo'ya, adamın Cüzdanında bir sürü para gördüğümü söylerim. | Open Subtitles | سأقول لجوجو اننى رأيت هذا الرجل يفتح محفظة مليئة بالنقود الكثيرة |
- Kadın 75 dolarını çalmış. - Cüzdanında bulduk. | Open Subtitles | البنت أخذت منه 75 دولار, ولقد وجدناها في حقيبتها |
Biliyorum. Ama annem Cüzdanında saklamış olabilir. Ya da arabada. | Open Subtitles | أعرف و لكن إن قامت أمي بالإحتفاظ ببعض الصور في محفظتها أو كانت تحتفظ بها بالسيارة |
Max, bu kadın, gözü senin kabarık Cüzdanında olan para avcısı bir sürtük. | Open Subtitles | ماكس، إنها لا شيء سوى متعجرفة باحثة عن الذهب تريد تعليق عربتها بالقرب من محفظتك المليئة بالمال |
Bahse girerim halen Cüzdanında bir resmi vardır. | Open Subtitles | أراهن بأنّك ما زلت تبقي صورة لها في محفظتك |
Söylediğim gibi, diş beyazlatma ile ilgilenecek olursan, kartvizitim hala Cüzdanında. | Open Subtitles | لكن كما قلت, إذا كنتي مهتمة بتبييض الأسنان فبطاقتي مازالت في محفظتك |
Korumanın, Cüzdanında bir şey bulduğunu söylediğini duydum. | Open Subtitles | سمعت الحارس يقول أنه وجد شيئاً فى محفظتك |
Cüzdanında sadece genelev adresleri var. | Open Subtitles | انا الشئ الوحيد الذى وجدته فى محفظته كان قائمة باسماء خيوله |
Cüzdanında bulduğumuz bazı telefon numaralarını araştırıyoruz. | Open Subtitles | أننا نتحقق من أرقام هاتف وجدناها في محفظته. |
Fakir değil! Cüzdanında 500 den fazla var! | Open Subtitles | انه ليس فقير , انه لديه أطنان من المال فى محفظته |
Soygun gibi de durmuyor. Cüzdanında para ve kartlar duruyor. | Open Subtitles | ليست سرقة مازالت هناك مال وبطاقات إئتمان في محفظته |
Bu kurbanın Cüzdanında bulduğumuz karttaki isim değil mi? | Open Subtitles | أليس الإسم على بطاقة العمل التي وجدتها في محفظة الضحية ؟ |
O halde neden ölü bir adamın Cüzdanında parmak iziniz bulundu? | Open Subtitles | حسناً ، لمَ إذن بصماتكَ على محفظة رجل ميت؟ |
Cüzdanında dört farklı kimlik var, parmak izi yok, hakkında hiçbir dosya yok. | Open Subtitles | لديك محفظة بها أربع بطاقات هوية وبصماتك لا تطابق أي ملف فى أيّ مكان |
İki gün önce kaybetmiştim, ve sonra onu kadının Cüzdanında gördüm. | Open Subtitles | انا فقدتها قبل يومين ثم رايتها هناك فى حقيبتها |
Cüzdanında sadece senin ve Kurt Russell'ın fotoğrafı vardı. | Open Subtitles | الصور الوحيدة التي كانت في محفظتها كانتِ لكِ و لـ كرت راسل |
Kusursuz bir hırsız oldum ve kısa zamanda, bir adamın mektuplarında yazanların Cüzdanında bulunanlardan daha değerli olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | وقد غدوتُ لصاً ممتازاً وسرعان ما تعلمتُ أن علام الرجل أكثر قيمة مما بمحفظته |
Bize Cüzdanında bulduğumuz şeyi açıklayacaksın. Neden söz ediyorsunuz? | Open Subtitles | سوف تفسر لنا ما وجدناه بمحفظتك |
- Cüzdanında 9$ mı var? | Open Subtitles | تسعة دولارات في المحفظه ؟ |
Sevgilin hakkında konuşuyorsun. Fotoğrafını Cüzdanında taşıyorsun. | Open Subtitles | أن تتكلّم عن حبيبتك و أن تحمل صورتها في محفضتك |
Normal erkekler Cüzdanında bebek fotoğrafı taşır. | Open Subtitles | الأشخاص الطبيعيون يحملون صور أطفال في محافظهم |