"caddenin karşısına" - Translation from Turkish to Arabic

• عبر الشارع
• المقابل للشارع

Camdan dışarı bakıyor, tam caddenin karşısına bu çocuğun babasına bıçağı saplamasını görüyor.
تنظر عبر النافذةَ, ومباشرة عبر الشارع ترى الابن يغرس السكين في صدر أبيه.

Buralı bir aydınla tanışmanız için... sizi caddenin karşısına davet edebilir miyim?
هل لي أن أرافقك عبر الشارع لتقابل النجم المحلي؟

caddenin karşısına geçip, Killarney Rose'ye gidelim mi? Rehine olayını unutalım. - Sana bira ısmarlarım.
إسمع لم لا نذهب عبر الشارع و نشتري لها وروداً و لننسى قصة الرهائن و سأشتري لك بيرة

Eğer adam gibi bir kahvaltı istiyorsanız, caddenin karşısına geçmeyin. Şey yapabilirsiniz, uh, 90'a sürüp, bir mil yukarıya,
إذا أردتما إفطاراً شهياً لا تذهبا للمحل المقابل للشارع بإمكانكما القياة ميلاً واحداً

Ben de caddenin karşısına "İlk içkiler beleşe" yazan ufak afişimi astım.
لذا علقتي ملصقاتي الصغيرة عبر الشارع قائلة : الشراب الاول مجاني

Babası onu caddenin karşısına geçiriyor. Ben de onlara doğru yürümeye başlıyorum.
على أي حال كان يصحبها الوالد مشياً عبر الشارع و قد بدأت أقترب منهما

Gelecekten haftadan itibaren, araçlarınızı caddenin karşısına, zift sızdıran köprünün altına park edeceksiniz.
لذا من الأسبوع القادم يجب ان نركن السيارات عبر الشارع تحت الجسر الذي يسرب قطران

caddenin karşısına striptiz barı açarlarsa, ben hiç eve gitmem valla.
lf يَبْنونَ a حانة حلمة ثدي عبر الشارع , l لَمْ أَبَداً goin ' بيت.

caddenin karşısına, kumarhaneye gitti.
فقد عبر الشارع إلى داخل ذلك الكازينو

Orası çok tehlikeli olduğu için taşınmayı düşünüyordu ve caddenin karşısına baktı, iki küçük kız gördü, kırık camlarla dolu arsada oynuyorlardı, ve eşine dönüp dedi ki ''Taşınmıyoruz.
كانت على وشك الانتقال لأن الحي كان خطير جداً، ونظرت عبر الشارع ورأت فتاتان صغيرتان تلعبان في الفراغ بزجاجتين فارغتين، فعادت لزوجها قائلة، "لن نغادر.

caddenin karşısına geçti, diyordu.
تقول انه عبر الشارع فحسب.

caddenin karşısına park etti.
-واقف عبر الشارع مباشرةً