İşte bu! Calgary'de söyledikleri gibi. | Open Subtitles | مرحى ، كما يقولون في كالجاري مدينة في دولة كندا |
- Calgary'ye kızaksız mı geldin? | Open Subtitles | أتيت كل هذه المسافة إلى "كالجاري بدون زلاجة |
Jamaikalı bir takım bobsled müsabakalarına katılmak için Calgary'ye geldi. | Open Subtitles | بالنسبة لجامايكا لقد فعلوها بكل الطرق هنا في "كالجاري"ا ليتنافسوا في مسابقة التزلج |
Bizi Calgary'deki kullanılamayan eski bir hava üssüne yerleştirdiler. | Open Subtitles | لقد أعدوا لنا قاعدة جوية غير مستعملة في كالغاري. |
Görünüşe göre Calgary'li sandığımız adam Aslında Kuzey'liymiş. | Open Subtitles | تبين أن الرجل من "كالغاري"، الشمال الأبيض العظيم. |
Kimlik kontrolü yapmak için gerekli olan bilgilere erişmede Calgary'deki bize geçici arama izni verecek olan kurum. | Open Subtitles | نُمرّرُ تلك المعلومات إلى "كالغاري"، وهمّ يُصدرون التفويض المؤقّت. |
Calgary'den birkaç kilometre ötedeki olimpiyat parkındayız. | Open Subtitles | نحن على الهواء مباشرة من الألعاب الألومبية من موقع التزلج على الجليد فقط على بعد أميال قليلة أسفل "كالجاري |
Bildiğim tek şey, Calgary'de rodeoda çalıştıktan sonra hamile kaldığım. | Open Subtitles | كل ما أعرفه "أنني أصبحت حاملة بعد أن عملت في نادي "كالجاري راديو |
Oyunu Calgary'de oynadığımız zaman sırf oyunu izlemek için annesiyle onca yolu tepip gelmişti. | Open Subtitles | و عندما ذهبنا لعرض "الروايه في "كالجاري ذهب إلى هناك مصطحباً اُمه فقط لمشاهدة العرض |
Sol elindeki yara, Calgary, 2004. | Open Subtitles | لديك ندبة في يدك اليسرى حدثت لك "كالجاري" عام 2004 |
Ben Calgary'de oynadığım zaman, takım arkadaşlarımla bir kız için mücadele ediyorduk. | Open Subtitles | عندما كنت ألعب في فريق "كالجاري" تعاركت مع احدى زملائي في الفريق بسبب فتاة |
Birbirinizi nereden tanıyorsunuz ve neden Calgary'e gidiyorsunuz? | Open Subtitles | كيف تعروفن بعضكم و ماذا تفعلون في (كالجاري) ؟ |
Calgary... Görünüşe göre orada bir hayatım var. | Open Subtitles | سأنتقل لـ(كالجاري) من الواضح أن لدي حياة هناك |
Nerede o, Calgary'de Lynn'i bekleyen bir erkeği var. | Open Subtitles | يستحقه حيث أن (لين) حصلت على رجل بأنتظارها في (كالجاري) |
Calgary'den Houston'a sonra tekar buraya. | Open Subtitles | من "كالغاري" إلى "هيوستن" والعودة ثانيةً. |
E- posta hesabı varmış. Calgary'deki kuzeninden bahçıvanlık kuponları gelmiş. | Open Subtitles | كان لديها حسب إلكتروني، وتتبادل النصائح بشأن التشجر مع قريبها في بلدة "كالغاري"، |
Dün Calgary Uluslararası Havalimanı'ndan Küba aktarmalı oraya uçtu. | Open Subtitles | سافر إلى هناك يوم أمس من مطار "كالغاري" الدولي عن طريق "كوبا". |
Calgary'de yapılacak 1988 Kış Olimpiyatları'na katılma hayallerini gerçekleştirmek amacıyla, sponsorluğunuz ve desteğiniz için yarışacaklar. | Open Subtitles | يتنافسون لرعايتكم ودعمكم في تحقيق أحلامهم للوصول إلى ألعاب ١٩٨٨ الشتوية في "كالغاري" |
Ve karar verdim... Calgary Olimpiyatları'na katılacağım. | Open Subtitles | وقررت أن أذهب إلى الألعاب الأولمبية في "كالغاري" |
1988 KIŞ OLİMPİYATLARI Calgary, KANADA | Open Subtitles | الألعاب الأولمبية الشتوية ١٩٨٨ "كالغاري"، "كندا" |
Calgary Dük ve Düşesi, sıraların arkasında saklanıyorlar. | Open Subtitles | (دوق ودوقة (كالغاري يحتميان خلف المقصورات |