"capitol'" - Translation from Turkish to Arabic

    • في العاصمة
        
    • الكابيتول
        
    Hoş geldin Peeta. Capitol'ü nasıl buldun? Open Subtitles بيتا , مرحبا , كيف تجد الحياه هنا في العاصمة ؟
    Hayır, beyler siz kendi küçük dünyanızda kafanız Capitol Hill kıçlarınıza sıkışmış vaziyette yaşıyorsunuz. Open Subtitles لا، رجالك يَعِيشونَ في عالمِكَ الصَغيرِ الخاصِ برأسكِ الفارغ هذا وتابعيك المغفلون في العاصمة
    Capitol'de öldürülmüştüm Brutus öldürdü beni. Open Subtitles قتل في العاصمة من قبل بروتوس
    Capitol Hill'de senin ve ekibinin tanıklık etmeniz gerekeceği konuşuluyor. Open Subtitles يقال في الكابيتول أنهم سيطلبونك أنت وباقي فريق عملك لتشهدوا
    Ve bu benim Hristiyan Koalisyon liderlerinden bir arkadaşımla Capitol Hill'e gidip internet tarafsızlığı için lobicilik yapmamı sağladı. TED وهذا قادني لزيارة تلة الكابيتول مع أحد قادة التحالف المسيحي، صديقي، للضغط من أجل حيادية الشبكة.
    Bu "Haraç"lar Capitol gözetimine bırakılacaklardır. Open Subtitles هؤلاء المختارين يتم إيصالهم و التحفظ عليهم في مبنى الكابيتول
    Bir defasında başkentteyken Capitol Grill'de yemek yiyecektik Open Subtitles ...وعندها في تلكَ الليلة كانَ يفترضُ ان نحظى بالعشاءِ في العاصمة "بمطعم "كابيتول جريلي
    Sanırım Capitol'de daha uzun süren bir tane olacak. Open Subtitles أظّن أنّه سيكون شهر عسل آخر في (العاصمة)
    Capitol memurları, barış gücü, işkenceciler, oyun kurucular. Open Subtitles المسؤولون في (العاصمة)، (المحافظون على السلام) المسؤولون عن التعذيب، (صانعوا الألعاب)
    Katniss'in annesinin Capitol'de yeni bir medikal ekibi eğittiğini duymak seni mutlu edebilir. Open Subtitles "ستسعدين بسماع أنّ والدة (كاتنيس)" "بدأتْ تدريب وحدات طبيّة جديدة في (العاصمة)"
    Bayan Crowley? Capitol'a hoş geldiniz. Open Subtitles الأنسة (كرولي) أهلآ بك في العاصمة
    Bu gece Başkent'te kimsenin uyuduğunu sanmıyorum, Capitol Hill sokaklarına, eşi görülmemiş bu terör saldırılarından sonra sessizlik hakim, insanlar ülkeyi sarsan bu olaylar hakkında cevap bekliyorlar. Open Subtitles رغم أنه لا يمكن أن ينام أحد بشكل هانيء الليلة في العاصمة نوع من الهدوء خيم الآن على طرق (الكابيتول هيلز) بعد سلسلة الهجمات غير المسبوقة
    Capitol'de korktukları tek şey sensin. Open Subtitles في (العاصمة)، أنت مصدر رُعبهم الوحيد
    Bu haraçlar Capitol'ün himayesine teslim edilmelidir. Open Subtitles والأشخاص المختارون سيت نقلهم للحجز التحفظي في .. ,الكابيتول
    Mıntıka'dan bir kız Capitol'a başkaldırıp zarar görmeden kurtulabiliyorsa aynını onların yapmasını engelleyecek ne var ki? Open Subtitles الكابيتول . ورحلت دون أذى ماذا اذاً يمنعهم من فعل الشئ ذاته؟
    Capitol'u cömertliği sayesinde birbirimize hiç bu kadar yakın olmamıştık. Open Subtitles والشكر لكرم الكابيتول .. لم نكن اقرب من هذا من قبل
    Bu oyunlar Capitol'e karşı yapılan ayaklanmada ölenlerin anısını her nesilde taze tutmak için vardır. Open Subtitles لنبقي في الاذهان لكل جيل جديد ذكرى من هم ماتوا في الثوره ضد الــ . الكابيتول
    Ama yeni Capitol Records binasını gördüm. Open Subtitles ولكن، مع ذلك، شاهدت مبنى الكابيتول للســــجلات الجديد.
    O adamı alıp Doğu Capitol Caddesindeki otoparkın 5. katındaki yeşil bölgeye getireceksiniz. Open Subtitles طرق همفري أنت ستحصلين على هذا الرجل وتجلبيه إلى شارع الكابيتول الشرقي وتتوقفي بالمرآب، الطابق الخامس القسم الأخضر.
    Zor bir karar aldım ve mezuniyetten sonra Capitol Hill'e gitmek yerine ailemin evinde bodrum katına yerleşerek resim yapmayı öğrenmeye başladım. TED إتخدت قراراً صعباً بالعودة إلى المنزل بعد التخرج وعدم الذهاب إلى مبنى الكابيتول هيل، لكن الذهاب للطابق السفلي و أجعل من عملي هو تعلم كيف أرسم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more