Aslında biz yemek yerken, bilgisayar Carys'e tam tarama yaptı. | Open Subtitles | في الحقيقة، بينما كنا نأكل، كان الحاسوب يجري مسحاً حيوياً كاملاً علي (كاريس), |
Carys Fletcher, 13 Kasım 1987 de doğmuş. | Open Subtitles | (كاريس فلتشر)، ولدت في الثالث عشر من نوفمبر لعام 1987 |
En sonunda dedim ki, kesik bir el Carys' in hayatından daha mı değerli. | Open Subtitles | بعد كل ما قلته، يد مقطوعة أكثر أهمية لديك من حياة (كاريس) |
Durumu yeniden yaratıp, işlemi hızlandırarak Carys' e ne olduğuna bakacağım. | Open Subtitles | أعدت تهيئة الظروف, أسرعت العملية قليلاً، لأري ما سيحدث لــ (كاريس)، أجل، شكراً |
Peki, şimdi sen Carys' sin. İçindeki şey yüzünden ümitsizce sex istiyorsun, ama bunun birini öldüreceğini biliyorsun. | Open Subtitles | حسناً، اذاً أنت (كاريس)، وأنت في أمس الحاجة للجنس، لأن هذا ما يريده الشيء بداخلك, |
-Yani Carys ihtiyacı olan yaşamı aldı. -Hakkında başka ne biliyoruz? | Open Subtitles | إنه يستنزف حياة (كاريس) ليحصل علي ما يريد، ما الذي نعرفه عنها أيضاً ؟ |
Carys' i bırak. Benim bedenimi kullan. Bırak yaşasın. | Open Subtitles | إترك (كاريس)، خذ جسدى كعائل، فقط دعها تعِش |
Jack, Carys hücresinden kaçtı. | Open Subtitles | (جاك)، لقد هربت (كاريس) من زنزانتها |
Carys. Bu gün sıra sende değildi! | Open Subtitles | (كاريس) لستِ في جدول عمل اليوم ؟ |
-Sakin ol, Carys! | Open Subtitles | علي رسلك، يا (كاريس)! |
Bence biliyorsun, Carys. | Open Subtitles | أعتقد أنك تعلمين، يا (كاريس) |
Yani, Carys' i vücudundan ayırırsak. | Open Subtitles | لو قمنا بعزله من جسد (كاريس)... |
-Ya Carys' e ne olacak? | Open Subtitles | ماذا عن (كاريس) ؟ |
Carys! | Open Subtitles | (كاريس) ؟ |