"cayden" - Translation from Turkish to Arabic

    • كايدن
        
    Dyson ve Cayden bir zamanlar bir şekil değiştiren sürüsünde birlikteydiler. Open Subtitles دايسون) و (كايدن) كانا) في الماضي يعملان مع جماعة من المتغيريين
    Son dakikada Cayden maçı kurtarıyor ve kalabalık çıldırıyor! Open Subtitles وان لا نقوم بشئ انقاذ اخر دقيقة (من قبل (كايدن والحشد يصبح هائجاً ..
    Yani Cayden'la şu Brikim denen herif başlangıçta Ölüm Solucanı'nı birlikte çalmışlar. Open Subtitles (اذن (كايدن) و (بريكم سرقا دودة الموت من البداية
    Cayden, Kral öldükten sonra kendini öldürdüğünü söylemişti. Open Subtitles كايدن) اخبرني انك قتلت نفسك) بعد وفاة الملك
    Lisa, Seni anladığım kadarıyla cinayetlerin olduğu gece Cayden'le beraberdin.. Open Subtitles أتفهم يا (ليزا) أنك كنت مع (كايدن) ليلة الجرائم.
    Beni yargılamaya başlamadan önce Cayden'ı, Argus onu nerede tutuyorsa oradan kurtarmak için bana yardım edeceğini bil. Open Subtitles -قبل إفراطك في إطلاق الأحكام ستساعدينيي الآن لتحرير (كايدن) من حيثما تحتجزه (أرغوس).
    - Çünkü kaçırılmadan önce Cayden, kalp ritmini tanıyabilen bir biyometrik cihaz üzerinde çalışıyordu. Open Subtitles -لأنه قبلما يؤخَذ عمل (كايدن) على مقتفٍ حيويّ بوسعه تمييز نبض القلب
    Argus'taki dostlarımla konuşmama müsaade et. Belki Cayden'ı bırakmaları için pazarlık yapabiliriz. Open Subtitles دعيني أخاطب أصدقائي في (أرغوس)، لعلنا نتفاوض على تحرير (كايدن).
    Argus, Cayden'ın onlarda olduğunu bile kabul etmez. Open Subtitles (أرغوس) لن يعترفوا باحتجازهم كايدن أصلًا.
    Argus, Cayden James'i bırakmazsa Chase'i adalete nasıl teslim edeceğiz? - Hayatta olmaz. Open Subtitles كيف سنقدم (أدريان تشايس) للعادلة ما لم تحرر (أرغوس) (كايدن جيمس).
    Karşınızda mahkum 38085, diğer adıyla Cayden James. Open Subtitles أعرفك بسجيني 38085، المعروف بـ (كايدن جيمس).
    Chase'in artık ortalıkta olmasını istemediğini biliyorum Oliver ama Cayden James bir serseri mayın kadar tehlikeli. Open Subtitles أعلم أنك تود إقصاء (تشايس) يا (أوليفر)، لكن (كايدن جيمس) خطير بشكل لا يوصف.
    Ama Lyla, Cayden James'i yargılamadan tutsak etmek pek de saçmalık sayılmaz. Open Subtitles لكن حجز كايدن (جيمس) بدون اتباع الإجراءات اللّازمة يا (ليلى) هذا ليس زمرة إفك.
    - Cayden James'i kurtaralım, Argus'a sonra hayran olursun. Open Subtitles حرري (كايدن جيمس) الآن، وبجّلي تقنيات (أرغوس) لاحقًا. عُلم.
    Yani Cayden James onu hapiste tutmaya çalıştığımızı öğrenmediği için mutluyum. Open Subtitles يسعدني أن (كايدن جيمس) لا يعلم أننا حاولنا إبقاءه سجينًا
    Özellikle Cayden aramıza dönmüş ve Argus onu ararken olmaz. Open Subtitles "خاصة وقد عاد (كايدن) لمنظمتنا وكون (أرغوس) تبحث عنه"
    Argus, onu her nerede tutuyorsa Cayden'ı oradan kurtarmama yardım edeceksin. Open Subtitles ستساعدينني على تحرير (كايدن) من حيث تحتجزه (أرغوس).
    Yani ya Cayden da sadakatinden vazgeçti, ya da... Open Subtitles لذلك اما (كايدن) قطع علاقته كذلك او
    Yamyam Çocuk cinayetleri artıyor, korkmuş olan millet soruyor, Cayden nerede-- Open Subtitles عانوا من هجوم شبيه لجرائم الفتى آكل لحوم البشر, الشعب خائف و يسأل, أين هو (كايدن)...
    Bizde TiVoed var. Oh, Cayden, Çok üzgünüm. Open Subtitles أوه، ( كايدن ) أ،ـا آسـفة للغاية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more