"cebimde bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • في جيبي
        
    • في جيبِي
        
    • فى جيبى
        
    Cebimde bir şişe var. Elinden geldiğince çabuk Başkan'a götür. Open Subtitles ثمّةَ قارورةٌ في جيبي خذها إلى الرئيس بأسرع ما يُمكن
    Daha saat erken ve Cebimde bir sürü çatapat var. Open Subtitles مازالت الليلة في أولها، وأنا لدي شمعة رومانية في جيبي
    Nasıl olduysa, Cebimde bir şişe iyi cins çavdar viskisi var. Open Subtitles كما أنّ لديّ زجاجة من الويسكي الممتاز في جيبي.
    Cebimde bir 10'luğum var. Sana verecek hiçbirşeyim yok ve bunu biliyorum. Open Subtitles لدي عشر دولارات في جيبي وليس لدي شيء لأقدمه لك..
    Enerjimi yüksek tutmak için her zaman Cebimde bir tane taşırım. Open Subtitles أنا، أَحْملُهم في جيبِي كُلّ الوقت فقط لإبْقاء طاقةِ upmy.
    John her zaman, her ihtimale karşı Cebimde bir mermi saklamamı söylerdi. Open Subtitles علمني جون الإحتفاظ برصاصة في جيبي, تحرزا
    Cebimde bir silah var ve eğer benimle gelmezsen beynini patlatacağım. Open Subtitles , لديّ مسدس في جيبي و لو لن تأتي معي، سأفجر رأسك
    Çünkü benim öngörümde Cebimde bir 100 dolar vardı ve oraya nasıl girdiğini bir türlü anlayamıyordum. Open Subtitles لأنّني في لمحتي المستقبلية حصلتُ على مائة دولار في جيبي و لم أعرف أبداً كيف وصلَتْ إلى هناك
    Emin değilim ama Cebimde bir epi pen var. Open Subtitles لست متأكد ولكن لدي في جيبي قلم إدرينالين
    Cebimde, bir arkadaşım tarafından vurulduğum yazan bir kart vardı. Open Subtitles كانت هنالك بطاقة في جيبي مكتوب بها انه سيتم اصابتي من قبل صديق
    Annem çamaşırları yıkıyordu ve Cebimde bir paket buldu. Open Subtitles أمي كانت تقوم بأعمال الغسيل, ووجدت لفة في جيبي.
    İkna etmem gerekiyorsa Cebimde bir dolar olacaktı... Open Subtitles لو كنتٍ بحاجة للإقناع فعندي هنا دولار في جيبي
    Neden Cebimde bir don var? Open Subtitles لماذا لديَّ ملابس داخلية في جيبي ؟
    Sol Cebimde bir ruj var. Open Subtitles يوجد أحمر للشفاه في جيبي الأيسر
    Cebimde bir kaç dilim sucuk var. Open Subtitles لدي الكثير من قطع اللحم في جيبي
    Evet. Cebimde bir yerlerde. Open Subtitles آجل ، إنها في جيبي
    Cebimde bir tane sandviç vardı. Open Subtitles كانت لدي شطيرة في جيبي
    Cebimde bir silah var. Open Subtitles عندي بندقية في جيبي.
    Evet, Adrian, şu anda Cebimde bir tane var. Open Subtitles نعم، أدريان، هناك واحد في جيبِي الآن،
    Boş verin. Cebimde bir tane var. Open Subtitles أوه، لا يهم، وَجدتُ واحد هنا في جيبِي.
    Ne tür hatunlara çakmayı seviyorsun bilmiyorum, ama Cebimde bir yığın yüzlük var, ve bu çirkin sürtüklere sikiş için para vermektense donumun içine ateş sokmayı yeğlerim. Open Subtitles لا أعرف أى فتاه تضع عينيك عليها لكنه لدى الكثير من المال فى جيبى الخلفى و أفضل أن أضع بداخلى أى شىء عدا أن اضاجع أياً من تلك القبيحات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more