"celile'" - Translation from Turkish to Arabic

    • الجليل
        
    • قانا
        
    Bence Celile'ye dönmeyelim. Burada bekleyelim. Open Subtitles أنا لا أعتقد أن علينا العوده الى الجليل أعتفد أن علينا البقاء هنا
    İsrail, Samiriye, Celile hepsi, beni yenilgiye uğratacak bir peygamber kraldan bahsediyor. Open Subtitles ـ اليهودية .. السامرة .. الجليل كلهم يتحدثون عن ذلك الملِك النبوي الذي سيهزمني
    Söyle bana, Antipas, adil Celile'nin tetrarkı, daha fazlasını istediğim için aptal mıyım? Open Subtitles قل لي، أنتيباس، رئيس ربع على الجليل عادل، أنا مجنون لأنه يريد أكثر من ذلك؟
    O ve müritleri Celile'nin yabanlarına kaçtılar. Open Subtitles هو وأتباعه دينا فلوريدا إد إلى براري الجليل.
    Celile'ye çok az seyyah gelir. Dünyada neler oluyor? Open Subtitles يأتي عدة مسافرين الى قانا ماهي اخبار العالم الكبير ؟
    Son mektubu Filistin'in Celile denilen köyündendi. Open Subtitles رسالته الاحيرة كانت من قرية في فلسطين تدعى قانا
    Vaftizci'yi salmak için bağnazları toplarsa, Celile de bir isyan olabilir. Open Subtitles اذا كان يمكن حشد المتعصبين لتحرير المعمدان، يمكن أن تكون هناك انتفاضة في الجليل.
    Çocukken Celile'de birlikte oyun oynardık. Open Subtitles اتعرف هذا المتعصب؟ كنا نلعب معا في الجليل عندما كنا صغارا
    Arkadaşlarıma şehir kapısına doğru gitmelerini, bu sayede Celile'ye gitmenin bir yolunu bulabileceğimizi söyledim. Open Subtitles قلت لأصدقائي لجعل طريقهم إلى بوابة المدينة حتى نتمكن من ايجاد مخرج إلى الجليل.
    Heykel geldiği zaman Celile Kralı olarak sen onun yerini alıp meşru hakkını geri kazanmak ve İsa'nın yandaşlarından kesin olarak kurtulmak için burada olmalısın. Open Subtitles عندما يأتي التمثال لك ، أنت هيرودس الجليل يجب أن تكون هنا على استعداد لأن تأخذ مكانه استعادة ما هو حق لك
    Celile gölünden önce hiç kuyu yok. Al. Open Subtitles ـ من المحال أن تجدي بحر الجليل
    Bu isyancı Celile'den, bir baş belası. Open Subtitles هذا المُحرض من "الجليل" انه يسبب المشاكل
    Onu öldüreyim, ve tüm Celile bana karşı olsun. Open Subtitles قتله، وكل من الجليل يتحول ضدي.
    O zaman onu, Celile tetkrarkına götürün. Open Subtitles ثم أخذه إلى رئيس الربع الجليل.
    Akrabalarımız kuzeyde, Celile'de dönüşümüzü bekliyor. Open Subtitles لحمنا و دمنا تنتظر العودة لشمال الجليل
    Hatırlıyor musunuz, Celile'de bu adam en büyük alabalığı... Open Subtitles اتذكر في الجليل ...هذا الرجل هنا, هذا المقبوض
    Celile'den bir sahtekar. İsa denilen bu adam. Open Subtitles دجال من الجليل الرجل الذي يدعى يسوع
    Kehanetindeki gibi, üçüncü gün dirilmiş ve Celile'ye gitmişti. Open Subtitles لقد بُعِث من موته في اليوم الثالث كما تنبأ.. وذهب إلى (الجليل).
    Bir gün Celile'de bir düğün vardı. Open Subtitles فذات يوم , كان هناك عرس في قانا
    Celile'de korkusuz insanlarla yaşadım. Open Subtitles في قانا عشت مع اشخاص لم يكونوا خائفين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more