"cesaretten" - Translation from Turkish to Arabic

    • الشجاعة
        
    • البسالة
        
    kendi imzasını atmaya cesaret edemeyeceği düşüncelerine yönelik cesaretten yoksun temelsiz bir başlangıç.... Open Subtitles ضعيف الشخصية ورخو يفتقر إلى الشجاعة للتعبير عن قناعاته ومبادئه الشخصية فهو لا يجرؤ على التوقيع عليها باسمه
    Baban gibi sen de gereken şeyleri yapacak cesaretten yoksunsun. Open Subtitles فأنت كأبوك ، لديك الشجاعة لتقوم بما هو ضروري
    Kölelerin cesaretten konuşması balıkların uçmak hakkında konuşması gibidir derler. Open Subtitles يقولون أن العبيد تتحدث عن الشجاعة كما يتحدث السمك عن الطيران
    Amigoluğun yarısı cesaretten geçer. Open Subtitles , كما تعلمين نصف كونكِ مشجعة هو ان تكون لديكِ الشجاعة
    Ölü yiyenlerle karşılaşın ondan sonra cesaretten konuşalım. Open Subtitles لكن انتظر ويندول لليله واحده وبعد ذلك، تكلّم عن البسالة
    Amigoluğun yarısı cesaretten geçer. Open Subtitles , كما تعلمين نصف كونكِ مشجعة هو ان تكون لديكِ الشجاعة
    Basiret, cesaretten sayılır derler. Open Subtitles يقولون أن التقدير هو أفضل جزء في الشجاعة
    Sana cesaretten daha öte bir şey sağlamalıydık. Open Subtitles كان علينا أن نمنحكِ درجةً أعلى من الشجاعة.
    Ama Carrillo yerine Arama Grubu'nun başına geçmeye gelince, bunun için cesaretten fazlası gerekliydi. Open Subtitles لكن القبول بأن تحل محل كاريو كقائد قوة للبحث ؟ سيتطلب هذا ما هو أكثر من الشجاعة بكثير
    Bir krallığı yönetmek için, cesaretten daha fazlası gerekir... Open Subtitles انه يتطلب أكثر من الشجاعة لتكون ملكا
    "Tehlikeyle karşı kaşıya geldiğinde onu görmezden gelmek cesaretten ziyade aptallıktır." Open Subtitles "إنه من الغباء بدلاً من الشجاعة أن ترفض الاعتراف بالخطر عندما يكون قريباً منك."
    "Tehlikeyle karşı kaşıya geldiğinde onu görmezden gelmek cesaretten ziyade aptallıktır." Open Subtitles "إنه من الغباء بدلاً من الشجاعة أن ترفض الاعتراف بالخطر عندما يكون قريباً منك."
    Yoğun bir belirsizlikte gösterdiğiniz cesaretten ötürü Gotham şehri size bir minnettarlık simgesi vermek istiyor. Open Subtitles لتصرفاتك الشجاعة في مواجهة المجهول، مدينة (غوثام) تود منحك
    Ama her birinizin onun göstermiş olduğu cesaretten haberi var... Open Subtitles ...وكل واحد منك بلغ الشجاعة التي
    Bilirsin, değişmek için gösterdiğin cesaretten ötürü ve... geliştiğin için. Open Subtitles تعلمون، لديه الشجاعة لتغيير و... تنمو.
    cesaretten bahsediyor. Open Subtitles تتحدثعن... الشجاعة
    Ölü yiyenlerle karşılaşın ondan sonra cesaretten konuşalım. Open Subtitles لكن انتظر ويندول لليله واحده وبعد ذلك، تكلّم عن البسالة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more