Gelen bir erkek cesediyle ilgili mesaj atmıştı, altmışlı yaşlardaymış. | Open Subtitles | ارسل لي رسالة مبكراً عن قدوم جثة ذكر، في الستينات؟ |
Cesedi, kimliği belirlemeyen bir erkek cesediyle çıkarıldı, bu kişinin kendisini silahla öldürdüğü sanılıyor. | Open Subtitles | و عثر على جثتها بجانب جثة رجل مجهول و الذى يبدو انه أطلق النار على نفسه |
Fakat bazı Amerikalıların ölmüş bir askerin eşyalarını yağmaladıklarını cesediyle dalga geçtiklerini, alay ettiklerini gördüm. | Open Subtitles | وكانت لجنديين يسرقون جثة احدهم بحثا عن تذكارات وهم يسخرون من الجثة والشخص. |
Ve anlatacağım hikayenin, Victor'ın cesediyle başlaması gerekiyor. | Open Subtitles | أي قصة سأقدمها لهم لابد أن تبدأ بجثة فيكتور. |
Anlatacağım hikaye ne olursa olsun, Victor'ın cesediyle başlamalı. | Open Subtitles | أي قصه أخبرهم بها لا بد أن تبدأ بجثة فيكتور الميته |
Bir hafta boyunca annesinin cesediyle evde kalmış. Dolapta saklanıp birilerinin yardıma gelmesini beklemiş. | Open Subtitles | مكث بالداخل مع جثّة أمّه لأسبوع، اختبأ في الغرفة منتظراً مجيء أحد. |
Dikkatli olun. Molly Walker'ın cesediyle de ilgilenin lütfen. | Open Subtitles | كن حريصًا، واعتنِ بجسد (مولي واكر) رجاءً |
Sonuçta olayın içinde ciddi yaralanmalar, işkence izleri, ısırma veya bir insan cesediyle cinsel ilişki olmuş olabilir. | Open Subtitles | مما يؤدي إلي إصابة خطيرة لبعض المشتركين أو محتوية على التعذيب و العض والتدخل الجنسي في جثة الانسان. |
Çantaniz Peder, Morgda çalan kisinin cesediyle bulunmus. | Open Subtitles | حقيبتك, أبتي وُجدت في المشرحة,مع جثة السارق. |
Uyandığımda Juliette'in cesediyle annemin kafası gitmişti. | Open Subtitles | عندما استيقظت,جثة جولييت اختفت و راس امي. |
Morty hala Kilburn Jerry'nin başsız cesediyle minibüsün arkasında. | Open Subtitles | مورتي كان لا يزال صامتا مع جثة كيلبرن جيري , التي بدون رأس , |
Ama çünkü hala etrafta karının cesediyle dolaşıyorsun. | Open Subtitles | ولكنك الى الان تبكي حول جثة زوجتك. |
Memurun cesediyle oynanmış görünüyor demiştin değil mi? | Open Subtitles | قلت إن جثة وكيل بدا نظموا، أليس كذلك؟ |
Babamın cesediyle hatıra fotoğrafı çektirdi. | Open Subtitles | و أخذ صورة تذكارية بجوار جثة و الدي |
Arrigo Köprüsü'nün altında balık tutuyormuş... ..çadırına döndüğünde, genç bir delikanlının cesediyle karşılaşmış. | Open Subtitles | قال بأنه كان يصطاد أسفل جسر (اريغو) وبينما كان عائداً إلى خيمته عثر على جثة رجل شاب |
Ama Miller'ın oyundaki cesediyle, gerçek cesedi arasındaki tesadüf birbirine çok benziyor. | Open Subtitles | و إذا فكرتم بهذا إن المصادفة في العثور على جثة (ميلر) في اللعبة و تطابقها |
Dağ Katili, Buz Kraliçesi'nin cesediyle geri dönüyor. | Open Subtitles | تعود قاتلة قوم الجبل بجثة ملكة أمّة الثلج. |
Gibbs, katilin nerede olduğunu bilmiyorum ama Heidi'nin cesediyle ne yapmayı planladığını biliyorum. | Open Subtitles | لا أعرف أين القاتل، لكني أعرف ماذا كان يخطط لفعله بجثة (هايدي). |
Öyleyse, Manhattanlı iyi bir koca karısının cesediyle ne yapardı? | Open Subtitles | إذن، ما الذي سيفعله زوج صالح يعيش في (مانهاتن)، بجثة زوجته؟ |
Olay yeri birimi, yanmış bir arabanın bagajında çete adamının cesediyle birlikte karbonize olmuş kan ve birkaç parmak izi buldu. | Open Subtitles | وجدتْ وحدةُ مسرح الجريمة بصماتٍ وبعض الدّم المُحترق، وأيضًا جثّة أحد أعضاء الشّبكة في صندوق سيّارةٍ محترقة. |
Adamı, çalıntı arabada, bagajda Lyla Addison'un cesediyle beraber yakaladılar. | Open Subtitles | لقد قبضوا عليه في سيّارة مسروقة مع جثّة (ليلى أديسون) في الصندوق |
Ben Ana Maria'nın cesediyle ilgileneceğim. | Open Subtitles | انا سوف أذهب لأهتم بجسد (آنا ماريا) . |