Ve şunu söylemeliyim ki bayım, böylesine vefakar cesur ve kahraman bir çalışana sahip olduğun için çok şanslısın. | Open Subtitles | اسمح لى بأن اقول لك انك محظوظ للغاية لامتلاكك موظفا مثله , مخلص وشجاع انه بطل |
Bu arada; sevgilinin hastalığını ve senin de onun hayatını kurtarmak için olan cesur ve kahraman tutkunu duydum. | Open Subtitles | بالمناسبة، سمعت عن مَرَضها كم أنت شهم وشجاع لتنقذ حياتها |
Parkı eski zenginliği ve ihtişamına döndürmek için... cesur ve iddialı bir proje başlatıldı. | Open Subtitles | مشروع طموح و شجاع بدأ لمحاولة و استعادة المتنزّه إلى وفرتها السّابقة و بهجتها. |
Yapma, bu benim tıpkı bir şövalye gibi cesur ve atılgan olduğumu gösterir. | Open Subtitles | حسناً، هذا يبرهن أنى شجاع و جرئ مثل فارس |
Ve sen de kalkıp... onca yolu mu geldin? Ne cesur ve romantiksin. | Open Subtitles | وأنتي قطعتي كل هذا الطريق .كما انتي شجاعة و رومنسية |
Adı Torn. Güçlü, cesur ve aşırı zeki bir kız. | TED | تدعى تورن إنها فتاة قوية وشجاعة ومتقدة الذكاء. |
Askerleriniz cesur ve yürekli ama kendilerini emniyete almadan karşı ateş açma dürtüsüne karşı koymalılar. | Open Subtitles | جنودك بواسل وشجعان ولكن عليهم أن يحاربوا في إتجاه طبيعي لكي يرموا من مواقع غير آمنة |
Peki ya sen nasıl oluyor da bir vampire ukalâ ve geveze diyebilecek kadar cesur ve aptal olabiliyorsun? | Open Subtitles | وكيف لكِ أن تكونِ بتلكَ الشجاعة و الغباء لتنعتي مصاص دمــاء بالعجرفة و العفوية؟ |
Ama cesur ve değerli bir şövalyenin eldiveni vardı. | Open Subtitles | ولكن فارس واحد جدير وشجاع كان لديه قفاز... |
Kutlayacağız, çünkü az evvel yaptığın inanılmaz derecede cesur ve güçlü bir hareketti. | Open Subtitles | ...سنحتفل, لأنَّ ما فعلتيه للتو كان إتخاذُ قرارٍ قويٍ وشجاع |
Tanrılar yanılmamış. Gerçekten de cesur ve sadıksın. | Open Subtitles | لمْ تكُ الآلهة مخطئة فأنتَ وفيٌ وشجاع |
Çünkü ben de Örümcek Adam gibi cesur ve güçlüyüm. | Open Subtitles | -أجل , أجل لأني مثل "سبايدر مان" قوي و شجاع |
...fethedilmemiş olarak yatan bu Afro-Amerikalıdan daha cesur ve başarılı bir şampiyon bulması mümkün mü diye sormak bile güç. | Open Subtitles | وجدت بطل شاب ... شهم و شجاع أكثر من ذلك الأمريكي الأسود .. الذى متمدد أمامنا . منهزم |
Onu sadece birkaç gün görebildim ama zeki, cesur ve komik biriydi. | Open Subtitles | ، لم أحظى إلا ببضع أيام لأعرفه ...لكنه كان ذكي ، شجاع و مُضحك... |
Onun ne kadar cesur ve zeki olduğuna dair hiçbir fikriniz yok. | Open Subtitles | ليست لديك ادنى فكره كم هو شجاع و ذكى. لماذا لا تخبرينى يا - ساره |
Ben de bu genç kızın cesur ve akıllı bir kraliçe olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | الفتاة الصغيرة التي كنتُ مولعاً بها أضحت ملكة شجاعة و حكيمة |
Caitlyn Jenner'ın cesur ve güzel olmadığını söyledim. | Open Subtitles | قلت ان كاتلين جينير لم تكن شجاعة و جميلة. |
Ölmeden önce, binlerce insanın onun kaçış ülkesindeki görüntüsünü gördüğünü ve onun cesur ve korkusuz bir savaşçı olduğuna inandıklarını biliyordu. | TED | قبل وفاتها، كانت تعلم بأن المئات من الأشخاص شاهدوا صورتها من أرض الهروب من الواقع وآمنوا بها كمحاربة قوية وشجاعة. |
Onursal, cesur ve güzel olana odaklanın ve o büyüsün. Teşekkürler. | TED | التركيز على ما هو كرامة وشجاعة ومشرف ، وسوف تنموا وتكبر، شكراً لكم. |
Size cesur ve yürekli olmanızı söyleyen onun sesi. | Open Subtitles | صوته هو الذي يدفعكم كي تكونوا بواسل وشجعان. |
cesur ve görkemli kavunun için. | Open Subtitles | من أجل بطيختك الشجاعة و الرائعة |
Zafere ulaşmak için cesur ve yürekli davranır ve insan hayatını korur. | Open Subtitles | التصرف بحكمه وشجاعه لتحقيق النصر و إنقاذ أرواح جنودنا |
cesur ve hür adamların memleketi. | Open Subtitles | موطن الشجعان و الأحرار |
Sizin cesur ve akıllı bir adam olduğunuzu söylüyor. | Open Subtitles | يقول أنك تتمتع بالشجاعة وبرودة الأعصاب |
50 yıldız ve 13 şerit tamam, çocuklar, gösterin kendinizi Amerikalılar cesur ve sadık hadi, ahkmaklar, bize petrol verin | Open Subtitles | 50نجمة و 13خطاً هيا يا أولاد عنوا الأمركيون شجعان و أوفياء هيا أيها الأوغاد, أعطونا نفطكم |