| cevaplanması gereken bir sürü sorum var. | Open Subtitles | عندي عدد كبير جدا من الأسئلة أحتاج إجابات أولا |
| Ama burası ile ilgili acilen cevaplanması gereken sorular var. | Open Subtitles | ورغم ذلك لدينا أسئلة عن المكان ونجتاج إجابات |
| Şu an nefes almanın tek nedeni kime, nereye sattığın, fiyatın ne olduğu, kontrol noktasında soracakları sorular hakkında cevaplanması gereken daha fazla sorum olması. | Open Subtitles | السبب الوحيد لإبقائك حي أنه لدي الكثير من الأسئلة أريد إجابات لها عن لِمن ابتعت، وأين وبأي سعر |
| Unutma ki, "kim" olduğu cevaplanması gereken tek soru değil. | Open Subtitles | عليك أن تبقي في ذهنك أن الاثنين ليس هما الوحيدين بمثابة سؤال نحتاج إجابته |
| cevaplanması kolay sorular değil. | Open Subtitles | ليس سؤالاً من السهل إجابته |
| Bunlar onların cevaplanması gereken soruları. | Open Subtitles | . هذه هي أسئلتهم . تحتاج إلى إجابات |
| - Biliyorum ki, cevaplanması gereken bazı sorularınız vardı. | Open Subtitles | أعلم أن لديك أسئلة تردين إجابات عليها - نعم - |