"cevaplayacak" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيجيب
        
    • ستجيب على
        
    • للإجابة
        
    • لإجابة
        
    • للرد
        
    • يجاوب على
        
    • ويجيب
        
    • ليجيب
        
    • ستُجيب
        
    Bakın, bu video kaset bütün sorularınızı cevaplayacak. Open Subtitles اسمع ، سيجيب هذا الشريط المصور على جميع أسئلتك
    Şunu cevaplayacak mısın? Open Subtitles هل ستجيب على المكالمة ؟
    Evet, bilirsiniz, bazı sorularım var ki sizler bunları cevaplayacak mükemmel kişilersiniz. Open Subtitles نعم، كما تعلمون، لدي بضعة أسئلة أن الذي كنت الشخص المثالي للإجابة.
    Bu soruyu cevaplayacak doğru kişi ben olmayabilirim. Open Subtitles أنا لست الشخص المناسب لإجابة هذا السؤال.
    Kabile Meclisi ofisine. Telefonları cevaplayacak birisi lazım. Open Subtitles لمجلس القبيلة، يحتاجون لشخص للرد على الإتصالات
    Babanın, burada olduğu düşünülürse, o, soruyu cevaplayacak. Open Subtitles الأن بما أن أبي هنا, هو سوف يجاوب على السؤال.
    Teğmen Evans kalanların sorularını cevaplayacak. Open Subtitles الملازم إيفانز سيجيب عن أي أسئلة قد تكون لديكم
    Midnight Restaurant'ta sorularınızı cevaplayacak.. Open Subtitles سيجيب على أسألتكم في مطعم منتصف الليل
    Eğer Matador bensem ve beni öldürürsen, sorularını kim cevaplayacak? Open Subtitles لو كنت أنا "السفاح" وقتلتني من سيجيب عن أسئلتك؟
    Sorumu cevaplayacak mısın? Open Subtitles هل ستجيب على سؤالي ؟
    Sorumu cevaplayacak mısın? Open Subtitles هل ستجيب على سؤالي؟
    - Sorumu cevaplayacak mısınız? Open Subtitles -هل ستجيب على أسئلتي؟
    Kısaca söylemek gerekirse Jack Bauer'ın cevaplayacak çok sorusu var. Open Subtitles .. إن كنّا سنخوض ف عمق هذا الأمر فإنّ جاك باور لديه الكثير للإجابة عليه
    Şuan onca soruyu cevaplayacak vaktim yok. Open Subtitles ولكن ليس لديّ الوقت للإجابة عن عشرين سؤالاً حالياً
    Yani sorunu cevaplayacak olursak öfke kontrolündeki anahtar elamanlardan birisi hidrasyondur. Open Subtitles لذلك، للإجابة على سؤالك، واحد من العناصر الرئيسية أن يغضب الإدارة هي الماء.
    Tanık bu soruyu cevaplayacak kadar kalifiye değil. Open Subtitles الشاهد غير مؤهل لإجابة أسئلة قانونية
    Sorularınızı cevaplayacak kadar iyileşmedi henüz. Evet, tabi. Open Subtitles -إنه ليس بصحة جيدة تكفى لإجابة الأسئلة
    Çünkü Kanji Lalji Mehta nihayet tüm sorularınızı cevaplayacak. Open Subtitles ..لأن كانجي لالجي ميهتا أخيراً هنا للرد على جميع أسئلتكم
    Paramveer, sorununu cevaplayacak. Open Subtitles بارامفير سوف يجاوب على هذا السؤال.
    Burada durup soruları cevaplayacak zamanım yok. Open Subtitles أنا ما عندي وقت إلى جناح حول ويجيب أيّ أسئلة.
    Evet, bunu her kim yaptıysa cevaplayacak çok sorusu var. Open Subtitles أجـل , أيـاً كـان من فعل هـذا لـديه العديد من الأسئلة ليجيب عليها
    Bütün sorularınızı cevaplayacak, size bilmeceler yaratmayacak. Open Subtitles ستُجيب كلّ أسئلتكم، ولن تخلق ألغازا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more