| Bu yaptıkları için çok fazla cezalandırılan insanların hikayesidir. | Open Subtitles | هذه كانت قصة عن أشخاص عوقبوا بشدة من أجل ما فعلوه |
| Bu öykü, yaptıkları için fazlasıyla cezalandırılan insanlar hakkındaydı. | Open Subtitles | هذه كانت قصة عن أشخاص عوقبوا بشدة من أجل ما فعلوه |
| Dokularımızın hepisinin farklı canlanma yetileri vardır. Burada yanlış bir kariyer seçen ve Yunan tanrıları tarafından cezalandırılan zavallı Prometheus'u görüyoruz. | TED | جميع أنسجتنا لديها قدرات مختلفة جداً في التجديد، وهنا نرى بروميثيوس المسكين، الذين قام بعدة قرارات مخادعة وقد عوقب من قبل الآلهة اليونانية. |
| İlk insanları yaratan ama onlara ateşi verdiği için sonsuza dek cezalandırılan, kardeşi Prometheus'un yanında çalışıyordu. | TED | وكان يعمل جنبًا إلى جنب مع أخيه (بروميثيوس). الذي خلق أول إنسان ولكنه عوقب للأبد بسبب منحه النار للبشر. |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 