Şu son 24 saat içinde verdiğim cezalar kadar, hayatım boyunca ceza vermek zorunda kalmamıştım. | Open Subtitles | لم أفرض في حياتي عقوبات أكثر ممّا فعلت في الـ24 ساعة الماضية |
Bu tamamen farklı cezalar gerektirebilir. | Open Subtitles | لربما يتطلب هذا تحديد عقوبات جديدة بالكامل |
Eğer yakalanma şansı ve cezalar uyma maliyetinden az ise insanlar bunu sadece bir işletme kararı olarak düşünüyor. | Open Subtitles | إنها مسألة ما إذا كانت ذات قيمة فعالة. إذا كانت فرصة الامساك بهم وكانت العقوبات أقل من تكلفة الامتثال بها |
cezalar ve sabıka kayıtları insanları seks satmak zorunda bırakıyor, bunu engellemek yerine. | TED | الغرامات والسجل الجنائي تجبر الأشخاص على مواصلة التجارة بالجنس، بدلا من تمكينهم من التوقف. |
Ama görünüşe göre ağır cezalar ve hapis onu bekliyordu. | Open Subtitles | بأنه كان يواجه دفع غرامات كبيرة و حبس بالسجن الفدرالي |
Pekiştireçler, size bir şeyi ileride tekrar yaptırırken, cezalar ise daha az yaptırmaktadır. | TED | التعزيز يزيد احتمالية حدوث الشيء مرة أخرى، لكن العقاب يقلل احتمالية حدوث الشيء. |
Ama akıllı telefonunuz varsa ödül ve cezalar sembolik olacaktır. | TED | لكن إذا كان لديك هاتف ذكي، ستكون العقوبة أو الجائزة غير تلك الأمور. |
Dokunulmazlık hissinden söz ederek, her durumda uygulanamayacak iç karartıcı katı cezalar hakkında vereceğimiz kararlarda bize manevra hakkı sağlamış oldunuz. | Open Subtitles | ما تدعوه بالشعور بالحصانة يعطينا مساحة للمناورة عندما تتعامل مع عقاب مقطوع و محسوم |
Çoğu beraat etti. Kalanlar da ufak cezalar aldılar. | Open Subtitles | معظمهم أخلي سبيله، والبقية حكم عليهم أحكام مخففة |
Dışarıyı sızdırılması durumunda çok ağır cezalar uygulanacaktır. | Open Subtitles | عقوبات صارمة جدا على كل من يخرق احد هذه القوانين |
Ve eğer döndüğüm zamana kadar bitmemişlerse seni temin ederim ki, oyunlardan daha kötü cezalar da var. | Open Subtitles | و إذا لم يتم إصلاحهم إلى ذلك الحين،حسنا هناك عقوبات أسوأ بكثير من المباريات، يمكنني أن أؤكد لك ذلك |
Ayrıca teftiş prosedürünün gevşemesine rağmen yakalanacak kadar şanssız olanlara daha ağır cezalar verilmesini de onaylamıştır. | Open Subtitles | وان تتفقوا على انزال عقوبات على كل مزارع لايلتزم بالشروط بالرغم من انخفاض عدد المفتشين. |
Baba, keşke zalimce cezalar yerine biraz sevgi ve merhamet göstermeyi denesen. | Open Subtitles | أتمنى يا أبى لو أنك حاولت ان تمتلك بعضاً من الحب والرحمة بدلاً مِنْ إصدار هذه العقوبات القاسية. |
Eşcinsel fiiller yasa dışıdır. cezalar çok ağır olabilmektedir. | Open Subtitles | ،الممارسات المثلية غير شرعية العقوبات متنوعة و يمكن أن تكون خطيرة |
Artık en küçük hatalarda bile verilen cezalar yıkıcı olabiliyor. | Open Subtitles | هذه الأيام، أن العقوبات على أكثر الأخطاء صدقاً يمكن أن تكون مدمرة. |
En önemlisi ve son olarak, cezalar para tahsilatı yapmamıza neden oluyor. | TED | وأخيرًا، وربما الأمر الأهم، أن الغرامات تكلفنا المال لجمعها. |
Tüm hükümleri tarafımca gözden geçirilecek. Artık haksız cezalar ve idamlar olmayacak. | Open Subtitles | كلّ أوامره العليا ستخضع لأطلاعي، لا مزيد من الظلم ، الغرامات و أحكام الأعدام. |
Birkaç ay önce Hastalık Denetleme Merkezi'nden gelmişler ve ağır cezalar yazmışlar. | Open Subtitles | نعم حسنا,لقد جاء مركز السيطره على الامراض قبل أربعه أشهر وأعطونا غرامات باهضه |
İnsanlar bunun için hapse girip inanılmaz cezalar ödüyorlar. | Open Subtitles | ويدفع غرامات كبيرة هل رأيتني أمارس الطب؟ |
Bluzunu çıkar ve bu evdeki cezalar nasılmış çocuklarına göster, tatlım. | Open Subtitles | وأجعليهم يروا كيف يتم العقاب بهذا المنزل |
Şartlı salıverme koşullarını ihlal edenlere daha ağır cezalar. | Open Subtitles | العقاب القاسي لمنتهكي اطلاق السراح , ستان |
Sosyal ağlarda ise, sosyal ödül ve cezalar gerçekten ödül ve ceza gibi çalışıyorlar. | TED | بالنسبة للشبكات الاجتماعية الجائزة الاجتماعية هي الجائزة، والعقوبة الاجتماعية هي العقوبة. |
Aşırıya kaçanlara ciddi cezalar verilecektir. | Open Subtitles | عقاب خطير سيلحق بالرجل الذي يسببها |
Şimdi sen bize hapse tıktırmak istediğin adamların ismini ver ve bizde onlara uzun cezalar verelim. | Open Subtitles | أعطنا أسماء الأشخاص الذي تريد إسقاطهم وسنعطيهم أحكام طويلة |
Sert cezalar vermekten hiç korkmazsın ve bence... sen de kabul edersin; | Open Subtitles | ? أنت لا تخاف أن تُفضى بالجمل القاسية ? وأعتقد أنك توافق ? |
- On dört defa skiz ila on yıl. - cezalar aynı zamanda çekilecek | Open Subtitles | كل الأحكام القضائية متوافقة |