Chapple'ın Abby'yi bulmak için her fırsata balıklama atlayacağı aşikar. | Open Subtitles | من الواضح أنّ (تشابل) سينتهز أيّ فرصة لإيجاد موقع (آبي). |
Bay Chapple, söyledikleriniz tanıdığım bildiğim Abby'ye hiç de yakışan şeyler değil. | Open Subtitles | سيّد (تشابل)، تلك لا تبدو حقاً كـ(آبي) التي أعرفها. |
Philip Chapple'ın silahlı iki adamla görüşmesini izliyorum. | Open Subtitles | إنّي أرى (فيليب تشابل) يتقابل مع رجلين مُسلحين. |
Girip Chapple'ın ne sakladığına bakacağım. | Open Subtitles | إذن سأعود للداخل وأرى ما يُخبّئه (تشابل) بالضبط. |
Arkadaşlarından birisini Chapple'la tanıştırmıştı. Sonradan borcunu ödeyemediği evin verandasında canına kıydı. | Open Subtitles | حتّى أنّه قدّم بعضًا من أصدقائه إلى (تشابل)، أحدُهم أردى نفسه في رواق المنزل الذي لم يعد يمتلكه. |
Civardaki tüm işletmelerin kaydını çıkarttım. Chapple'ın bilgisayarındaki kayıtlarla karşılaştırdım. | Open Subtitles | لقد أدرجتُ اسم كلّ عمل بالمنطقة في قائمة، وقارنته بمحتويات حاسوب (تشابل). |
Chapple'la karı kırışıyorlar. O da bunu bankanın kiralık kasalarında tutuyor. | Open Subtitles | ويقتسمون الأرباح مع (تشابل)، والتي يُبقيها في صندوق الأمانات الخاص به في المصرف. |
Lütfen Chapple'ın uğursuzlarından önce onlara ulaşın. | Open Subtitles | رجاءً حاول الوصول إليهما قبل عصابة (تشابل). |
Savcılığa gitti ama Chapple ondan önce davranıp adını lekelemiş. | Open Subtitles | -لقد فعلتْ (آبي) ذلك . لقد ذهبتْ إلى النّائب العامّ، ولكنّ (تشابل) وصل إليه أولًا، ونشر سُمّه. |
Eve döndüğümde Chapple'ın adamlarından birisi beni bekliyordu. | Open Subtitles | حينما عُدتُ إلى شقّتي، كان هنالك أحد مُرتزقة (تشابل). |
Chapple'la ben ilgilenirim. | Open Subtitles | -أجل، امنعهما. يُمكنني التّعامُل مع (تشابل ). |
Chapple'ın onlara zararı dokundu, Finch. Kanuna başvurdular. | Open Subtitles | -لقد ألحق (تشابل) الأذيّة بهما يا (فينش ). |
Chapple'ın adamları bunlar değil mi? Banka yarım saat sonra açılacak. | Open Subtitles | إنّهم المجرمون الذين عيّنهم (تشابل)، صحيح؟ |
Bu yüzden borç istemek için Chapple'ın yanına gitmiş olmalı. | Open Subtitles | لابدّ أنّ ذلك سبب ذهابه لـ(تشابل)... لطلب قرض آخر. |
Chapple için çalıştığını biliyordum. | Open Subtitles | عرفتُ ذلك. أنت تعمل لحساب (تشابل). |
Chapple'ın başına ne çorap ördüğünü anlat. | Open Subtitles | أخبريني، ماذا فعل بكِ (تشابل)؟ |
Chapple'ın evraklarını inceledim. | Open Subtitles | اسمع، لقد فحصتُ ملفّات (تشابل). |
Buraya Chapple'ın parasını çalmaya geldiğinizi biliyorum. Sonra ne olacak? | Open Subtitles | أعلمُ أنّكما هنا لتسرقا أموال (تشابل). |
Chapple'ın çaldığı tüm parayı bulduk. | Open Subtitles | كلّ الأموال التي سرقها (تشابل). |
Chapple ona borç aldırdı. | Open Subtitles | أجل، لقد منحه (تشابل) قرضًا. |