"chloe ile" - Translation from Turkish to Arabic

    • مع كلوي
        
    • بكلوي
        
    Muhtemelen sakinleşmek için Chloe ile sevişmiştir. Open Subtitles ربما انه مارس الجنس مع كلوي ليهدئ من نفسه
    Chloe ile beraber bir deniz kazası ve... Open Subtitles ... إحدى تلك القصص حيث أعزل في مكان ناء مع كلوي و
    Onu, Lex'i öldürmek hakkında Chloe ile konuşurken duydum. Open Subtitles "أنا سمعته يتحدث مع "كلوي" عن قتله لـ "ليكس
    Chloe ile konuştum. Birkaç gün onunla kalmam iyi olur diye düşündüm. Open Subtitles تكلمت مع (كلوي)، فكرت أني يجب أن إذهب لأقيم معها لبضعة أيام
    Jack'in Chloe ile bağlantıya geçme ihtimali var. Open Subtitles .هناك احتمال أن يتصل (جاك) بكلوي
    Gerçek şu ki,Seni öpmemeliydim çünkü şu an Chloe ile birlikteyim, ve ona bir şans vermem lazım o yüzden... sen de bunun yüzündne uykusuz kal. Open Subtitles اسمع, الحقيقة هي, لم يجب علي أن اقبلك لاني مع كلوي ...... و انا احتاج أن اعطي ذالك فرصة, لذالك
    Ben Chloe ile kalıyorum, zaten yokmuşum gibi farz et. Open Subtitles "سأمكثُ مع "كلوي تظاهري بأنني قد غادرتُ أصلاً
    Chloe ile planlarım var. Kimse hakkında kötü düşünmez. Open Subtitles لدي مخططات مع كلوي لا احد سوف ينتقص منك
    Chloe ile olan durumunu önemsizleştirmek istemiyoruz. Open Subtitles نحن لا نود ان نستهين بتجربتك مع كلوي
    O zaman Chloe ile kadınlar konferansına gitmem sorun olur mu? Open Subtitles أيمكنني إذن الذهاب إلى مؤتمر النساء مع (كلوي)؟
    Şimdi Lana, Chloe ile yaşadığına göre, ben onun yerini alıyorum. Open Subtitles حسناً، بما أن (لانا) تعيش مع (كلوي)، سآخذ المكان
    Chloe ile birlikte Daily Planet'teydim. Open Subtitles كنت في الـ(دايلي بلانيت) مع (كلوي)، ما الذي حدث ؟
    Umrumda değil, artık Chloe ile birlikteyim.. Open Subtitles لا يهم, لاني الان انا مع كلوي
    Chloe ile konuştum. Dün gece eve gitmediğini söyledi. Open Subtitles تحدثت مع (كلوي)، وقالت أنك لم تعودي للبيت ليلة البارحة.
    Chloe ile çıkıyor olabilmesi için kesinlikle yeterince yakışıklı değil. Open Subtitles هو ليس وسيم كفاية للخروج مع كلوي .
    Evet, yani sen gittiğinde Anna, Chloe ile birlikte miydi? Open Subtitles صحيح ، إذن.. (آنا) كانت مع (كلوي) عندما غادرتِ؟
    Chloe ile partide neden kavga ettiğinizi söylebilir misin? Open Subtitles هل يمكنك أخبارنا عما كنتِ تتشاجرين مع (كلوي) في الحفل؟
    Chloe ile çok mutsuz olduğumdan değil, yalnızca... Open Subtitles اسمعي، ليس السبب أنني تعيس مع (كلوي) إنه فقط...
    Bunu, Chloe ile boğuşurlarken, düşürmüş olmalı. Open Subtitles لابد أنه أسقط هذه (في الصراع مع (كلوي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more