"ciddi bir suçlama" - Translation from Turkish to Arabic

• اتهام خطير
• تهمة خطيرة
• إتهام خطير
• إتّهام خطير
• إدعاء خطير
• ادعاء خطير

- Bu ciddi bir suçlama! - 14 bira içtiniz.
هذا اتهام خطير لقد تناولت 14 علبة من البيرة

Bu çok ciddi bir suçlama.
حسناً، هذا هذا اتهام خطير جداً

KK'nin, saatinde bir izleyici bulunması bu çok ciddi bir suçlama olacak.
كان هناك جهاز تعقب في ساعتك يا كي كي وهذه تهمة خطيرة

Yalancı tanıklık ciddi bir suçlama, Bay Pickles.
الشهادة الزور هي تهمة خطيرة يا سيد بيكلز

Bu çok ciddi bir suçlama kaptan. Hırsızlığın cezası ölümdür.
هذا إتهام خطير أيها القبطان السرقة عقابها الإعدام

Çünkü gerekli titizliği göstermen gerektiğini falan anlıyorum ama bu çok ciddi bir suçlama amına koyayım!
لأني أتفهم أنه عليك توخي الحرص الواجب أو أيا كان ما تفعله ، و لكن هذا إتهام خطير!

Bu ciddi bir suçlama.
هذا إتّهام خطير.

Bu ciddi bir suçlama. Umarım destekleyebilirsin.
هذا إدعاء خطير أتمنى أنه بإمكانكم إثباته

Çünkü bu bir avukat meslektaşınıza yapılacak ciddi bir suçlama.
لأن هذا ادعاء خطير بحق محامية زميلة لم يكن هذا مخططنا

Bu çok ciddi bir suçlama. Elinde ne kanıt var?
هذا هو اتهام خطير.

Bu çok ciddi bir suçlama Meredith.
هذا اتهام خطير جدا ميريديث

Bu ciddi bir suçlama.
هذا اتهام خطير.

- İtiraz ediyoruz. Kışkırtıcı. - Çok ciddi bir suçlama bu,
اعترض, هذا تحريض - هذا اتهام خطير -

Bak George, bu çok ciddi bir suçlama.
جورج, هذا اتهام خطير .

Evet, hepimiz burada çok ciddi bir suçlama olduğunu biliyoruz.
حسنا,كما نعلم جميعا, هذه تهمة خطيرة للغاية

Generali pek sevmem ama bu, ciddi bir suçlama ve destekleyici bir kanıt yok.
لا أحب الجنرال لكنها تهمة خطيرة ولا توجد أدلة كافية عليها

Bu ciddi bir suçlama Robert.
هذا إتهام خطير يا روبرت

Bu çok ciddi bir suçlama Clark.
هذا إتهام خطير جداً ياكلارك

Bu çok ciddi bir suçlama.
هذا إتّهام خطير جداً

- Çayını burada içti. - Bu ciddi bir suçlama.
ـ لقد تناول الشاي هُنا ـ ذلك إدعاء خطير