"class'ta" - Translation from Turkish to Arabic

    • في الدرجة
        
    • فى الدرجه
        
    First Class'ta uçuyor olacaklar, ve uzun bir akşam yemeğinin ardından, toplanıp beni nasıl mahvedeceklerini tartışacaklar. Open Subtitles سوف يجيئون طيراناً في الدرجة الأولي و بعد عشاء فخم سوف يلتقون في غرفة ما
    First Class'ta oturmamıza izin vermeyen. Hayatımızı kurtardı. Open Subtitles ‫لم يسمح لنا بأخذ مقعدين ‫في الدرجة الٔاولى وقد أنقذ حياتنا
    First Class'ta yer olmadığından emin misiniz? Open Subtitles هل أنتِ متأكدة من عدم وجود مقعد شاغر في الدرجة الأولى ؟
    O kapidaki adamdi -- first Class'ta oturmamiza izin vermeyen. Open Subtitles هذا الرجل على البوابة... لم يسمح لنا بالحصول على مقاعد في الدرجة الأولى.
    Bir pürüz var. First Class'ta biri. Bilgileri çelişkili. Open Subtitles هناك اشاره واحده لرجل فى الدرجه الاولى معلومات متناقضه
    Tamam, First Class'ta iki koltuğunuz var. Open Subtitles حسناً، حصلت على مقعدين في الدرجة الأولى
    Evet ve 6 tane daha First Class'ta. Open Subtitles أجل، و 6 أشخاص آخرون في الدرجة الأولى
    Onları buraya first Class'ta mı getirmiş? Tam Renee'nin tarzı. Open Subtitles أحضرتهم إلى هنا في الدرجة الأولى؟
    Bishop, first Class'ta hemen yanınızda oturacak. Open Subtitles سوف يجلس الأسقف إلى جانبك... في الدرجة الأولى.
    O hobit kılıklıyı first Class'ta görmedim mi sandın? Open Subtitles ألا تظنين أنني رأيت (بيلبو باجيينز) في الدرجة الأولى ؟
    Demeye çalıştığım, Erlick First Class'ta, muhasebeci yolcu kısmında. Open Subtitles ،أقصد أن (إلريك) يجلس في الدرجة الأولى والمحاسبة في الدرجة السياحية
    Tamam. Erlick, First Class'ta. Open Subtitles حسناً، إنّ (إلريك) في الدرجة الأولى
    Yolcu listesi raporunu inceliyordum. First Class'ta bir terslik mi var? Open Subtitles لقد كنت اراجع قائمه المسافرين و هناك شىء غير طبيعى فى الدرجه الاولى
    Yolcu listesi raporunu inceliyordum. First Class'ta bir terslik mi var? Open Subtitles لقد كنت اراجع قائمه المسافرين و هناك شىء غير طبيعى فى الدرجه الاولى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more