| Kıdemliler cep harçlıği dışında hiçbir para için Colosseum'a gidemez. | Open Subtitles | لذا يمكن للمحاربين القدامى أن يرتادوا الكولوسيوم بدون دفع المال |
| Bir kaç fıskiye daha var görülecek ve sonra da Colosseum. | Open Subtitles | لدينا عدد قليل من أكثر النوافير أن نرى، ثم الكولوسيوم. |
| Saat 2:00 de Colosseum'a gideceğiz. | Open Subtitles | نحن نذهب إلى الكولوسيوم في الساعة 2: 00. |
| Sizin gibi hukuk okumalıydım. Onun yerine Colosseum'a gittim. | Open Subtitles | كان علي ارتياد كلية الحقوق، مثلك بدلا من ذلك، ذهبت إلى الكولوسيوم |
| Colosseum mezunlarının % 82 si mezuniyetten sonra bir yıl içinde iş buluyorlar. | Open Subtitles | 82٪ من خريجي الكولوسيوم يعثرون على عمل خلال سنة التخرج |
| Gerçek şu ki, Colosseum öğrencilerinin büyük çoğunluğu, başladıkları zaman öncesinden, ...daha kötü sonuçlanıyor. | Open Subtitles | الواقع أن الغالبية العظمى من طلاب الكولوسيوم ينتهي بهم الأمر أسوأ حالا مما يبدئون |
| Tamam, hepimiz Colosseum'un bir Harvard olmadığı konusunda hemfikiriz. | Open Subtitles | حسنا، أعتقد أننا يمكن أن نتفق جميعا على أن الكولوسيوم ليست هارفارد |
| - Evet ama odaklandığınız şey Colosseum'un yüksek öğrenimin geleneksel kavramları için yeterli... | Open Subtitles | -نعم، ولكن تركزون على الطرق التي تجعل الكولوسيوم لا ترقى إلى المفاهيم التقليدية |
| O halde Colosseum'un yetersizliği konusunda kanıt sunmaya son vermenizi istiyorum, ...onun yerine gerçekten öğrencilerine yalan söylemeleri üzerine odaklanın. | Open Subtitles | ثم أود أن أقترح عليك وقف تقديم أدلة على الكولوسيوم لكونها غير كافية |
| Arabulucunun Colosseum'un öğrecilerine söylediği yalanlara ihtiyacı var. | Open Subtitles | الحكم يحتاج إلى بعض الأكاذيب التي تدرسها الكولوسيوم لطلابها |
| Bakın, Colosseum'un size söylediği yalanları bir bir ortaya çıkarmamız gerek. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى تعداد طرق كذب الكولوسيوم عليكم |
| Colosseum'a kayıt olduğunuz zaman, okulu dava etmeyeceğinize dair evrak imzalamışsınız. | Open Subtitles | عندما قمتم بالتسجيل في الكولوسيوم وقعتم وثيقة تقول انك لن تقاضوا الكلية |
| Eşiniz, Colosseum Üniversitesi'nde öğrenciler arasında borç grevi organize ediyor. | Open Subtitles | زوجتك تنظيم إضراب دَين بين طلاب جامعة الكولوسيوم |
| Borç grevi işe yarıyor. Colosseum silsilesi yıkılıyor. | Open Subtitles | إضراب الديون يودي الغرض أسهم الكولوسيوم آخذة بالانخفاض |
| Eğer tahmin etmem gerekseydi, teori Colosseum'un çapulcu işe alım taktikleri, ...okulun paydaşlarına karşı emanet görevlerinin ihlalidir. | Open Subtitles | تكتيكات التوظيف المفترسة في الكولوسيوم تشكل انتهاك ائتماني تجاه حقوق مالكيها |
| Augustus Room'daki Liberace'yle Colosseum'daki Siegfried ve Roy'la başlayabilirsin. | Open Subtitles | حسناً، يُمكنك البدء بليبيريس في غرفة أوغسطس، سيغفريد وروي في الكولوسيوم. |
| Ben Colosseum görmek istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أرى الكولوسيوم. |
| Esas Colosseum hep burada olacak. | Open Subtitles | سوف الكولوسيوم يكون دائما هناك. |
| Ölmeden önce Colosseum'u görmek istemez misin? | Open Subtitles | لا تريد أن ترى الكولوسيوم قبل أن تموت؟ |
| Colosseum'u görmelisin İspanyol. | Open Subtitles | يجب أن ترى الكولوسيوم أيها الأسباني |