"coop" - Translation from Turkish to Arabic

    • كوب
        
    • كوبر
        
    • كووب
        
    • حظيرة
        
    • العُشّ
        
    • القفص
        
    • وكوبر
        
    • تعاونية
        
    Sana yardım etmeye çalıştım, Coop ama seni oradan çıkaramadım. Open Subtitles حاولت مساعدتك يا كوب لكني لم استطع اخراجك من هناك
    Tam Coop'u çıkaran annesine müdahale ediyorduk ki Coop mememi tuttu. Open Subtitles بالضبط قبل أن نثبّت مهبل كوب يا أمي، لقد مسك ثديي
    Sen Annabelle, o da Coop. Kasten yapıyorsun. Open Subtitles أنت أنابيل، هو كوب ان ما تفعليه كاطلاق النار على
    Coop, komuta işinde öğrenmen gereken bir tek şey kaldı, dostum. Open Subtitles اتعرف يا كوبر, هناك شىء يجب ان تعرفه عن القياده,يا رجل
    Coop, Nixon için seçtiğin ekibe karışabilir. Open Subtitles يريد كوبر تقسيم العمل مع أعضاء فريقك لموضوع نيكسون
    Coop, her şey arabamı park ettiğim yere 1.5 kilometre mesafede olmuş. Open Subtitles ولكن يا كووب, هذا حصل على بعد ميل من مكان ركن سيارتي
    Burada tam olarak ne yapıyorsun Coop? Open Subtitles ماذا تفعل بالضبط ، على متن هذه السفينة ، يا كوب ؟
    Coop, daha ne kadar sürecek? Buradan gitmeliyim. Open Subtitles كوب ، كم ستستغرق لأنه علىّ أن أخرج من هنا ؟
    Sen Coop ile konuş, başka kimseyi bize düşman etmeye kalkmadıklarından emin ol. Open Subtitles تكلمي مع كوب ، و تأكدي من منعهم من محاولة تحويل أي شخص آخر ضدنا
    Coop ile konuşuyordum ve sonra ona saldırmaya başladım. Open Subtitles لثانية كنتُ أتكلم مع كوب والثانية التالية ، قمتُ بالهجوم عليه
    Hayır, benimle o kadar da ilgisi yoktu. Bu Coop'un yüzüğü. Open Subtitles أوه ، لا ، إنه في الحقيقة لم يحتاج الكثير من الجهد مني ، إنه خاتم كوب
    Aslında bunun için Coop'a teşekkür etmelisin. Open Subtitles حسناً ، في الواقع يجب أن تشكري كوب على ذالك
    Eskiler Coop'u sana gönderdiler Phoebe. Open Subtitles الشيوخ أرسلوا كوب إلى الأسفل إليكِ ، فيبي
    Coop, götlük yapmak istemiyorum ama çok boktan bir gün geçirdim. Open Subtitles كوب , لم أقصد أن أكون فضًا كان لدي يوم سيء أريد أن أذهب إلى المنزل وأرتاح
    Coop, ne diyeceğimi... Ne diyeceğimi bilmiyorum, adamım. Open Subtitles كوب ، انا لا اعرف انا لا اعرف ماذا اقول ، يا رجل
    - Coop... Bu soruşturma meselesinde tamamen arkanda olduğumu söylemek için aradım. Open Subtitles "كوب"، اتصلت لأقول أنك ستنال دعمي الكامل
    - Naomi. Coop da tam doğru bir şey yapıyordu. - Bize dava açılmasından bahsediyordu. Open Subtitles ناعومي,كوبر يريد فعل الشيئ الصحيح هناهو يتحدث عن تعرضنا لقضية
    Her zaman yarısını güneşte yanmak ve sarhoş olmak için harcarız, Coop. Open Subtitles نصرف نصها دائما على حروق الشمس وذكريات بسيطة,كوبر
    Çünkü bu, dün gece beni bir restorantta yalnız başıma bıraktığı için Coop amcayı anlamam için en geçerli sebep olur. Open Subtitles 'لأنه السبب الوحيد الذي يمكن أن افهم من العم كوبر لتركه لي جالسة لوحدي في المطعم ليلة أمس
    Coop, nasıl oldu anlamadım ama saldırıya uğradık dostum. Open Subtitles كووب, لا اعرف كيف حصل ذلك ولكنا اصبنا, يا رجل
    Bekle Coop. Open Subtitles حظيرة الانتظار!
    Coop söyledi. Open Subtitles العُشّ أخبرَني.
    Hey sana masanın arkasında kalman gerektiğini söylemiştim Coop. Open Subtitles قلت لك يجب عليك لقد بقي وراء مكتب، القفص.
    Coop düğünü için istiyor. İki taraf da kazançlı çıkacak. Open Subtitles وكوبر يريد استرجاعهم لحفل زفافه لذلك القضية متعادلة
    Dışardaki tabelada "New Day Coop." yazıyordu. Open Subtitles عليها لافتة تقول " تعاونية العصر الجديد "

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more