| Ulusal Bilim Madalyası alan Craig Venter ve Nobel Ödülü sahibi Ham Smith. | TED | نرى هنا الفائز بالميدالية الوطنية للعلوم كريغ فينتر والفائز بجائزة نوبل هام سميث. |
| Craig Venter'a hep sormak istemişimdir: Bir insanın vücuduna sentetik bir kromozom yerleştirip istediğimiz zaman kendimizi yinelememiz mümkün olur mu diye. | TED | أردت أن أسأل كريغ فينتر إن كان من الممكن إدراج كروموسوم إصطناعي في إنسان بحيث يمكننا أن نستنسخ أنفسنا إن أردنا ذلك. |
| Craig, Mordichai hakkında bir öykü başlatıyor, sonra yayılıyor, internete giriyor. | Open Subtitles | أعني قام كريغ ببدء القصة عن مورديكاي ثم انتشر على الإنترنت |
| Craig de gidiyor. Craig'i seviyorsun. Craig'e mangalda katlanırım ama zorlama randevuda olmaz. | Open Subtitles | جريج سيذهب , و انت لا مشكله عندك مع جريج |
| Doktora öğrencilerimle, özellikle Craig Haney ile birlikte yaptığım bu çalışmada, biz de bir ilan ile başladık. | TED | إذن في هذه الدراسة، التي أجريتها مع عدد من طلبة السنة الأخيرة، وبخاصة كرايج هايني، قمنا بمباشرة العمل بنشر إعلان. |
| Craig, bir keresinde bir adamın kolunu 80 dolar için kırmıştım. | Open Subtitles | اتعلم يا غريج , لقد كسرت ذراع احدهم ذات مرة لاجل 80 دولار |
| Biliyorum. Neal Craig, yetenek yöneticisi. | Open Subtitles | اعلم ، انا نيل غريغ اعمل في ادارة المواهب |
| Fiziksel olarak zarar gördüğü için Will, Craig'e karşı işlenen suçun nefret suçu olduğunu varsaydı ve ölümünün medyada olay olmasını istemedi. | Open Subtitles | بسبب القسوة الجسدية الشديدة التي عاناها ويل إفترض ان كريغ كان ضحية جريمة كراهية و لم يرد لوفاته ان تصبح مهرجانا إعلاميا |
| Bu vizyonu kanıtlamak için Craig ve Ham ilk defa bilgisayarda DNA kodundan başlayarak sentetik bir hücre yaratma hedefi koydu. | TED | لإثبات هذه الرؤية، كريغ وهام وضعوا هدفاً لإنشاء ولأول مرة خلية صناعية بداية من شيفرة الحمض النووي على الحاسوب. |
| Craig benim hassas olmaya istekli olduğumu düşünmediğini söyledi. | TED | أخبرني كريغ أنه لا يعتقد أنني على استعداد لأكون عرضة للخطر. |
| Fakat bunu yapıyorsanız Craig Venter ve Ham Smith'in | TED | لكن مادمت بها ، عندها تستطيع أخذ عمل كريغ فينتير و هام سمث. |
| Bunu yapan pekçok kişi var, Craig Venter gibi pekçok sentetik biyolog bunu yapıyor, | TED | وهناك العديد من الأشخاص الذين يعملون على ذلك. الكثير من خبراء البيولوجيا الصناعية يعملون على ذلك مثل كريغ فينتر |
| Craig, eşinle senin de orada olmanı istiyoruz. | Open Subtitles | كريغ.هلا فكرت مع زوجتك بالذهاب الى هناك أيضا |
| Biri bana mesaj yolladı. Craig ve Day-Day nerde? | Open Subtitles | شخص ما أرسل لي رسالة أين كريغ و داي داي؟ |
| Cumartesi gecesi Craig McManus'u gördük. | Open Subtitles | التقينا كريغ مكمانوس ليلة السبت. قلت له عن وظيفة، عن مكافأة. |
| Craig'i ara ve uygunsa onu gör. | Open Subtitles | مايك، والدعوة مكمانوس. استدعاء كريغ. معرفة ما اذا كان لا يزال متوفرا. |
| Hayır, hayır. bu bizim suçumuz değil Lois. Sadece kendimizi Craig'in lanetlendiğine inandırmamız gerek. | Open Subtitles | لا هذه ليست غلطتنا ويمكننا ان نقول ببساطة أن كريغ ملعون |
| Linda, ben senin telesekreterin değilim... ve seni biraz önce Greg ya da Craig adında biri aradı. | Open Subtitles | ليندا, أنا لست خدمة الرد الخاصة بك... و شخص إسمه جريج أو كريج... إتصل بك منذ قليل. |
| Bana geri gönderdikleri mesaj: Sean Connery, George Lazenby, Roger Moore, Timothy Dalton, Pierce Brosnan, Daniel Craig. | TED | وارسلو الي هذا: شين كونري جورج لازنبي,روجر مور,تيومثي دالتون, بيرس بروسنان, دانيال كرايج |
| Sen ve ben burada bekleyeceğiz, Craig parayı alacak, tamam mı? | Open Subtitles | سوف ننتظر هنا و غريج سوف يحضرها , حسنا ؟ |
| Harika. Craig'e gidip bir otele yerleşiyoruz | TED | .. عظيم. نذهب إلى غريغ ونقطن في فندق |
| Niye, bu Tony McCoy. Dedektif Dick Craig'i canlandırıyor. | Open Subtitles | هذا توني مكوي سيؤدي دور الملازم ديك كرايغ |
| Ve Craig, sana bir tavsiye.. ..bu kapıya bir kilit taktırmalısın. | Open Subtitles | و يا كرغ ,نصيحه يجب عليك ان تقفل هذا الباب |
| Binbaşı James Kidwell ve Binbaşı Craig Peary. Son birkaç yılki İzin ve Maaş Belgeleri lazım. | Open Subtitles | صحيح الملازم جيمس كيدول والرائد كاريج بيري |
| İlk sen aşık oldun ona, Craig. | Open Subtitles | بعد المرة الأولى لممارستك الجنس مع ماكسين يا لوت. |
| Craig, işin olmadan sana 200 dolar... ödünç verirsem kendimi rahat hissedemem. | Open Subtitles | كريج , أنا لا أشعر براحه لإعيرك 200 دولار وأنت لا تعمل |
| Perşembe gecesi, Craig'lerin bebeğine bakıclık yapacağını sanıyordum. | Open Subtitles | أعتقدت إنكِ جليسة أطفال . لكريج ليلة الخميس . سوف ألغي الموعد . |
| Yapma Ella. Danışmanı Craig'i arasın. | Open Subtitles | هيا،إيلا،إتصل وكيله بكريغ فقط |
| Craig neredeyse on yaşına dek bizim yanımızda yattı. | Open Subtitles | "جريجى" نام فى سريرنا حتى اكمل العاشرة. |