"dökmeye" - Translation from Turkish to Arabic

    • لإراقة
        
    • إراقة
        
    • سكب
        
    • لسفك
        
    • لسكب
        
    • بإراقة
        
    Kardinaller olarak hepimiz, Kutsal Ana Kilisesi uğruna kanımızı dökmeye ant içtik. Open Subtitles كلنا نذرنا نذورنا كــكاردينلات لإراقة دمنا في الدفاع عن كنيستنا الأم المقدسة
    Amerikalılar bunu bir daha yaparlarsa onlarla savaşta kanımızı dökmeye hazırız. Open Subtitles لو فعل الأمريكان هذا مجددا، سنكون مستعدين لإراقة دمائنا في قتالهم.
    Benim kanım da seninkiyle aynı renkte. Kanıtlamak için birazını dökmeye ne dersin? Open Subtitles دميلونهكدمـِكَ، أتريد إراقة بعضه لإثبات ذلك؟
    Gideon, bak, Kurtarıcı'yı öldürmeye niyetlenmiştin. Şimdi ise bir masumun kanını dökmeye. Open Subtitles كنت تنوي قتل المخلّصة والآن تريد إراقة دماء بريئة
    Aptal. Kralın içkisini dökmeye nasıl cüret edersin. Open Subtitles أيه الأحمق كيف تجرؤ على سكب نبيذ الملك
    Kırmızı, tamamen vaftiz olduğunuz Hristiyanlık inancının yayılması için kanınızı dökmeye hazır olduğunuzu simgeler. Open Subtitles أحمر كإشارة بإنك مستعد لسفك دمك مقابل زيادة رقعة الإيمان المسيحي الذي عمدتم جميعاً عليه
    - Sen oğlum, Hristiyanlığın inancını savunmak için kanını dökmeye hazır mısın? Open Subtitles -هل أنت يا بني مستعد لسكب دمك دفاعاً عن العقيدة المسيحي ؟
    Kıskançlığının ve nefretinin seni, Zalim Usta'nın kanını dökmeye sevk ettiğini inkar edebilir misin? Open Subtitles هل تنكر بسبب حقدك و كراهيتك قمت بإراقة دماء معلمنا؟
    Kasamız açık danışmanlarımız hazır askerlerimiz kanlarını dökmeye istekli. Open Subtitles عرضنا مفتوح لدينا مستشارون جاهزون جنودنا مستعدون لإراقة الدماء
    Haklı davası için kan dökmeye hazır olan bir adam daha vardı. Open Subtitles كان هنالك رجل آخر مستعدّ لإراقة الدّماء لأجل مسعاه الصّالح.
    Adalet için kanını dökmeye hazır mısın? Open Subtitles -نعم -هل أنت مستعد لإراقة دمك من أجل العدالة
    Tabanca kullanmadan ve kan dökmeye ihtiyaç duymadan. Open Subtitles مرّة أخرى بدون سلاح أو إراقة للدماء
    "Kan dökmeye hiç gerek yok Open Subtitles " ليس من المهم إراقة الدمــاء "
    Ben'in takipçileri ve asileri, şimdi teslim olun ve daha fazla kan dökmeye gerek kalmasın. Open Subtitles أتباع (بن) وتمرده سلموا أنفسكم الآن ولن يكون هناك داعٍ لمزيد من إراقة الدماء
    Kralın içkisini dökmeye nasıl cüret edersin? Open Subtitles كيف تجرؤ على سكب نبيذ الملك؟
    Bu okulda bizi taklit etmeye ya da bir şey kanıtlamak için en iyi dostunun başından aşağı yoğurt dökmeye benzemez. Open Subtitles هذه ليست تقليد زي في (كونستانس) أو سكب لبن على صديقك المقرب لإثبات وجهة نظر
    Bu işin sonu kan dökmeye kadar gider. Open Subtitles هذه خيانة للأمانة قد تؤدي لسفك الدماء
    Daha fazla kan dökmeye gerek yok bay Westen. Open Subtitles ليس هناك حاجة لسفك الدماء سيد ويستن
    - Sen oğlum, Hristiyanlığın inancını savunmak için kanını dökmeye hazır mısın? Open Subtitles -كلا يا أبتِ -هل أنت يا بني مستعد لسكب دمك دفاعاً عن العقيدة المسيحي ؟
    Kendini kahve dökmeye adamadan önce neden Lex ile konuşmuyorsun? Open Subtitles قبل أن تجهزي نفسك لسكب ...القهوة بالحليب في حالة زهرة الشمس لمَ لا تتحدثين إلى (ليكس) ؟ ...
    Şu anda kan dökmeye meraklı değilim. Open Subtitles أنا ليس لدي رغبة بإراقة الدماء الآن.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more