| Bu bir koza ve 10 gün içerisinde bir kelebeğe dönüşecek. | Open Subtitles | هذا شرنقة، بعد اثني عشر يوما ستصبح فراشة. |
| Hatta Donna ile devam etmeni sağlayacak kadar şanslı olsan bile sonunda buna dönüşecek. | Open Subtitles | حتى لو ، بضربة حظ تمكنت من الحفاظ على دونا في النهاية ستصبح كتلك |
| Düşünüyordum küçük, tatlı oğlum 12 yaşına geldiğinde canavara dönüşecek mi diye. | Open Subtitles | كنت اتسائل اذا كان ابني سيتحول الى وحش عندما يصبح عمره 12 |
| Geçireceğimiz bu güzel gün, güzel bir haftaya o da güzel bir seneye, o da güzel bir ömre dönüşecek. | Open Subtitles | نحن على وشك بداية يوم جميل، سيتحول إلى أسبوع جميل وبدوره سيصبح عاماً جميلاً، إلى أن تصبح الحياة بأكملها جميلة |
| "Dr. Heckle ya da Mr. Jeckle"a dönüşecek değil ya! | Open Subtitles | واثق أنها لن تتحول إلى د. هيجل أو سيد جاكيل |
| Burası da mı bir savaş alanına dönüşecek? | Open Subtitles | هـل هذا المكان يتحول إلى ساحة معركة أيضــاً كـ |
| Yani kurt adama dönüşecek ve akşam yemeğinde beni yiyeceksin. | Open Subtitles | إذن ، إذن أنت ستتحول إلي ذئب وتتناولني علي العشاء. |
| Kahraman diskjokeylerimiz üç gün içinde tehlikeli canilere dönüşecek. | Open Subtitles | و خلال ثلاثة أيام مقدموا الأغاني البطوليون سيصبحون مجرمون خطرون. |
| Bundan 6 milyar yıl sonra, o da bir beyaz cüceye dönüşecek. | Open Subtitles | فبعد ستة مليارات سنة من الآن ستصبح شمسنا قزم أبيض |
| Ama bir kaç gün içinde onlar harika bir kırmızıya dönüşecek. | Open Subtitles | لكن في بضعة أيام ستصبح بهذا اللون الأحمر الجميل |
| Sonunda herkesin onun dönüşmesinden korktuğu o canavara dönüşecek. | Open Subtitles | ستصبح في النهاية ذلك الوحش الذي يخشاه الجميع |
| Uzak bir gelecekte, güneşimiz bir canavara dönüşecek. | Open Subtitles | ستصبح شمسنا وحشا في المستقبل البعيد |
| Dolunay yükseliyor ve tedavi etmenin bir yolunu bulamazsanız biri birkaç dakika içinde kurt adama dönüşecek ve hepinizi parçalayacak. | TED | القمر المكتمل يرتفع، وفي أيّ لحظة شخصٌ ما سيتحول ويمزّقك إرباً إلّا إذا داويته قبل ذلك. |
| Cehennemden kaçan bir ruh, ve biraz sonra bir canavara dönüşecek. | Open Subtitles | في الواقع هو روح هاربة من الجحيم وفيلحظات... سيتحول إلى وحش |
| Bu genç serseri tanınmayacak birisine dönüşecek. | Open Subtitles | سيتحول هذا السفاح الصغير إلى شخص آخر حتى أنه لن يتعرف على نفسه |
| Dikkatli olmazsan büsbütün halüsinasyona dönüşecek. | Open Subtitles | اذا لم تكن حريصا من الممكن ان تتحول الي هلوسة كاملة |
| Gül'e dönüşecek bir tohum yatar, baharda güneşin sevgisiyle. | Open Subtitles | تكون هناك بذور مع حب الشمس بالربيع انها تتحول الى زهرة |
| Bunun için bir an önce yuvayı bulmalıyız. Yoksa Sunnydale, Trouble Meat Palace'a dönüşecek. | Open Subtitles | إذاً علينا أن نجد العش قبل أن تتحول صانيدال إلي قصر اللحم للمتاعب |
| Fakat teknik olarak, Güneybatı'da kuraklık olmayacak orası çöle dönüşecek. | Open Subtitles | لكن من الناحية الفنية, لن يتحول الجنوب الغربي إلى منطقة جافة بل سيصبح صحراء |
| Burası ter, sağır edici müzik ve kusmuk denizine dönüşecek. | Open Subtitles | هذا المكان على وشك أن يتحول لبحر من العَرَق و الموسيقى التي تصم الآذآن والقيئ |
| Sırtının altında bir baskı hissetmeye başlayacaksın ve bu açlığa dönüşecek ve bu açlık da beslendiğin sürece durmadan büyüyecek ve eğer beslenmezsen, bu açlık acıya dönüşecek. | Open Subtitles | لقد بدأت بالشعور بالحمل على كاهلك وهذا سوف يتحول إلى جوع و ذلك الجوع سوف يكبر حتى تغذيه |
| Ama bence onunla tanıştığınızda mutluluğunuzun en azından bir kısmı heyecana dönüşecek. | Open Subtitles | أظن أن جزءاً من تعاستكم ستتحول إلى إثارة عندما تقابلون هذا الرجل. |
| Diğer yanda, yakında zombiye dönüşecek günahkarlar. | Open Subtitles | والجانب الآخر، المذنبون قريباً سيصبحون زومبي. |
| Hayır, aslında kutsal gemi bir tanrıya dönüşecek. Teknik konuşacak olursak. | Open Subtitles | لا، في الواقع، السفينة السماويّة ستتحوّل إلى الثعبان الإله، |