Gezegenimizin iç sıcaklığının nereden geldiğini anlamak için dört buçuk milyar yıl öncesine, Dünya'nın doğum zamanına gitmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | لفهم من أين تجىء حرارة كوكبنا الداخلية، علينا العودة أربعة ونصف مليار سنة لزمن ولادة كوكب الأرض. |
Şili'de her doktor başına dört buçuk hasta düşüyor ve onları destekleyen dört buçuk personel var. Ve burada Şili çizelgenin alt çizgisinde çünkü ortalamada gelişmekte olan ülkelerde her doktorun onları destekleyen 10 personeli var. | TED | في تشيلي، لكل طبيب، هناك أربعة أشخاص ونصف، أربعة ونصف من العاملين يدعمونهم، وتقع تشيلي في آخر السلسلة، لأنه في الدول النامية في المتوسط، لكل طبيب هناك 10 أشخاص يدعمونهم. |
dört buçuk kişi içinmi. | Open Subtitles | حسناً,أربعة ونصف,عند عد الطفلة |
Biliyorum dört buçuk demiştin ama biz gecikiyoruz. | Open Subtitles | أعلم أنك قلت الرابعة والنصف لكننا تأخرنا قليلاَ |
Yöneticiler, henüz dört, dört buçuk yaşındayken başka bir parka taşınmasına karar verdiler. | Open Subtitles | لقد قُرر من المناصب العُليا أنها سوف تنتقل.. إلى حديقة أُخري عندما كانت فقط فى الرابعة، فى الرابعة والنصف من عُمرِها. |
Güven bana, her cuma dört buçuk gibi parayı taşıyor. | Open Subtitles | في كلّ يوم جمعة في الرّابعة والنّصف فهي تتولّى أمر المال، ثِق بي ما الذي تتحدّثُ عنه يا رجل؟ |
Güven bana, her cuma dört buçuk gibi parayı taşıyor. | Open Subtitles | (من أجل لا شيء يا (غف بل فعلت في كلّ يوم جمعة في الرّابعة والنّصف فهي تتولّى أمر المال، ثِق بي |
Albayım, saat dört buçuk. | Open Subtitles | سيادة العقيد، انها لان الرابعة و النصف |
Evet, bankayı aradım ve dört buçuk milyon doların çok iyi olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | أجل, يُمكننيّ القول أنك تستثمر، أربعة و نصف بليون دولار بنكياً بشكل ممتاز. |
Bana dört buçuk milyona mal oldun. | Open Subtitles | أربعة ونصف مليون كلّفتني. |
- Yüzde dört buçuk. | Open Subtitles | أربعة ونصف بالمئة |
dört buçuk dakika. | Open Subtitles | أربعة ونصف. |
Çocuklarımızın her birinin düzenli muayenelerinde, basitçe bir rutin tarama ile başladık, çünkü eğer hastamın 4 ACE puanı varsa, iki buçuk kat daha fazla hepatit ya da COPD geliştirme riski olduğunu, dört buçuk kez daha fazla depresyona girme riski olduğunu ve sıfır ACE'li hastamdan 12 kez daha fazla kendi hayatına son verme riski olduğunu biliyorum. | TED | بدأنا ببساطة مع الفحص الروتيني كل واحد من أطفالنا في قدراتهم البدنية العادية، لأنني أعلم أنه إذا كان مجموع نقط ACE لمريضي يتجاوز 4 نقط ترفع مرتين ونصف احتمال الإصابة التهاب الكبد أو مرض الانسداد الرئوي المزمن، إنها أربعة ونصف أضعاف احتمال الاصابة بالاكتئاب يرتفع احتمال الانتحار 12 مرة مقارنة مع مريض آخر رصيده صفر نقطة ACE |
Şimdiden dört buçuk kalmış gibi. | Open Subtitles | يبدوا إنها الرابعة والنصف الآن |
- dört buçuk treniyle köprüdeki kazadan kısa süre sonra geldim. | Open Subtitles | فقد وصلتُ بعد حادث الجسر على قطار الساعة الرابعة والنصف -أنا أعرفه جيداً |
Saat dört buçuk. | Open Subtitles | إنها الرابعة و النصف |
- dört buçuk o zaman. | Open Subtitles | أربعة و نصف إذاً |