İşte koca mideli şampiyonumuz geliyor. dört gündür bir şey yemedi. | Open Subtitles | حسنا و ها هو بطلنا فى التهام الطعام لم يأكل منذ أربعة أيام |
dört gündür ağzına lokma koymadın neredeyse. Sayıklıyordun. | Open Subtitles | إنك منذ أربعة أيام لم تطعم شيئا واضف إلى هذا كله, هذيانك, إنك تهذي |
Bu lanet köprüye takıldık dört gündür uğraşıyoruz | Open Subtitles | أنك حوصرت وحدك لأربعة أيام عند هذا الجسر اللعين |
Çevresel etkenden dört gündür uzakta fakat hala durumu kötüleşiyor. | Open Subtitles | خرجت من بيئتها لأربعة أيام و لازالت تزداد سوءاً |
dört gündür doğru düzgün uyku bile uyumadan bir çok suçlunun ismini Ölüm Defteri'ne yazıyorsun. | Open Subtitles | أنت تكتب أسماء المجرمين في مذكرة الموت لأربع أيام الآن ولا تنام كثيراً |
Twitter'a neredeyse dört gündür bir şey yazmadım. | Open Subtitles | حنى أني لم أضع شيئا على تويتر منذ , حوالي , أربع أيام |
Etin tonuna ve ortam sıcaklığına bakarsak, dört gündür ölü olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | واستناداً على تناغم اللحم و درجة الحراره المحيطه أقول بأن وفاته كانت من حوالي اربع ايام. |
Son dört gündür neredeyse burayı hiç terk etmedi. | Open Subtitles | بالكاد غادر المبنى خلال الأربع أيام الماضية. |
dört gündür kayıp olduğunu söylediler. | Open Subtitles | وهم قالوا انهم لم يروها منذ اربعة ايام |
dört gündür kendimi paralıyorum daha hiçbir şey öğrenmedim. | Open Subtitles | انا أعمل بجهد منذ أربعة أيام ولم أتعلم شيئا |
dört gündür onu izliyoruz. Bizi cesede götüreceğini umuyoruz. | Open Subtitles | لقد أبقيناه تحت حراسة لصيقة منذ أربعة أيام على أمل أن يأخذنا إلى مكان الجثة |
Tam olarak dört gündür randevu kızıyım ve sen benim üçüncü müşterimsin. | Open Subtitles | مر أربعة أيام على كوني بغي بالتليفون و أنت زبوني الثالث |
Çağrılarıma cevap vermedin. Üç,dört gündür ortalıkta görünmedin. | Open Subtitles | لا تردين على مكالماتي، لم تحضري العمل منذ ثلاثة أو أربعة أيام. |
Bu büyüklükte bir odada, dört gündür barut kalıntısının kokusunu alabilirdin. | Open Subtitles | أنت يُمْكِنُ أَنْ تَشُمَّ بقيّةَ البارودِ في غرفة بهذا الحجم لمدو أربعة أيام |
Neredeyse dört gündür restorandaki yemek artıklarıyla besleniyordum ve farklı bir şeyler denemek istedim. | Open Subtitles | لقد كنت اتناول ما يبقى من الطعام في المطعم لأربعة أيام |
dört gündür uyumadı, senden kötü gözüküyor. | Open Subtitles | لم ينم لأربعة أيام تقريباً يبدو أكثر سوءاً منك |
Hayatımı değiştirdin ve seni dört gündür tanıyorum. | Open Subtitles | أنتِ غيرتِ حياتي وأنا عرفتك لأربعة أيام |
Karımın arabası dört gündür sizde. | Open Subtitles | لقد كانت سيارة زوجتي لديك لأربعة أيام |
dört gündür gerginlikten tıkınıp duruyorum. Bir baksana. Şişko pantolonumu giydim. | Open Subtitles | كنت آكل بسبب التوتر لأربع أيام ،إنظري إليّ ، أنا ارتدي بنطال السمانة |
- dört gündür orada yatıyormuş. - Dalga geçiyorsun. | Open Subtitles | ـ لقد كان ملقى هناك لمدة أربع أيام ـ أتمزح |
dört gündür dünyanın en büyük alışveriş bölgelerinden birine bir sokak uzaklıktaydı. | Open Subtitles | اربع ايام كان قريب من افضل سوق بالعالم |
- dört gündür neredeydin? | Open Subtitles | -أين كنت في الأربع أيام الماضية |
dört gündür duş almadım. | Open Subtitles | انا لم استحم منذ اربعة ايام |
Pamuk, rek or bir düşüşle kilosu 6 sente indikten sonra dört gündür sabit gidiyor. | Open Subtitles | حافظ القطن على سعرهِ بعد أن إنخفض لأدنى أسعاره ليصل إلى ثلاثة باوند ونصف في الأيام الأربعة الأخيرة |