Başkanın dört saat içinde ineceği bildirildi. | Open Subtitles | أعطى هذه المعلومات للمستشار سيهبط خلال أربع ساعات |
Albay Stauffenberg, General dört saat içinde burada olacak. | Open Subtitles | سيدي الكولونيل ستافنبرج , الجنرال سيكون هنا خلال أربع ساعات |
Sadece dört saat içinde 40 şüpheli radikal buldum bile. | Open Subtitles | تمكّنت من معرفة 40 إسم لمتطرّفين سلفاً خلال أربع ساعات فحسب. |
O balıkçı limanını, sonarını kullanarak dört saat içinde tekrar açmayı başardık. | TED | كنا قادرين على إعادة فتح ميناء الصيد ذاك، باستخدام أمواجها الصوتية، في أربع ساعات. |
Webster yağdırıcıyı dört saat içinde fırlatacaklarını söylemişti. | Open Subtitles | وقال ويبستر انها سوف وضعها في أربع ساعات |
Eğer sürpriz br sıym yapmazlarsa, bir dğeri dört saat içinde olacak. | Open Subtitles | هذا إذا لم يكونوا قد أعدُّوا لنا المفاجأة, خلال الأربع ساعات القادمة. |
Yayın dört saat içinde iki kez bozuldu. | Open Subtitles | إشارة البث أصابها التشويش مرتين خلال الأربع ساعات |
Seni dört saat içinde ülke dışına çıkarabilirim. | Open Subtitles | يمكننى اخراجك من البلاد خلال أربع ساعات |
dört saat içinde bir ekip gödereceğim. | Open Subtitles | أستطيع أن أرسل النجدة خلال أربع ساعات. |
Sonra fark ettim ki, eğer etkili bir şey yapmazsam dört saat içinde beni tanımayan bir adamla evlenecektim. | Open Subtitles | وهكذا أدركت أنّني إذا لم أفعل شيئاً مُتطرّفاً، عندها خلال أربع ساعات يُمكن... أنْ أتزوّج رجل لا يعرفني. |
dört saat içinde Bloom'lar ölmüş olabilirler. | Open Subtitles | العميلان"بلوم" سيموتان خلال أربع ساعات |
dört saat içinde Spice Girls'ün albümünü indirmiş olacağım. | Open Subtitles | خلال أربع ساعات سأكون قد انتهيتُ من تحميل ألبوم (سبايس غيرلز). |
Uçağın dört saat içinde. | Open Subtitles | طائرتك خلال أربع ساعات |
Yağdırıcı dört saat içinde harekete geçiyor. | Open Subtitles | تيمير هو بداية رينمكر في أربع ساعات. |
Bu hatta dört saat içinde yolcular tren yolculuğundan fazlasını yaşayacak. | Open Subtitles | إفتح هذا الخطّ في أربع ساعات... المسافرون سيصبحون أكثر من فقط جولة - |