"dövülüp" - Translation from Turkish to Arabic

    • ضربهم
        
    • للضرب
        
    Yaşlılar ve çocuklar dövülüp vuruldu. Open Subtitles عجائز وأطفال, تم ضربهم وإطلاق النار عليهم.
    Adli tabibe göre, MaryJane ve Madison ölene kadar dövülüp boğulduktan sonra ağırlıklarla birlikte iki bavulun içerisine koyulup buraya bırakmışlar. Open Subtitles وفقاً للطبيب الشرعي ماري جين و ماديسون تم ضربهم وخنقهم حتى الموت و ثم وضعوا في حقيبتين
    Yok, herkes değil. Cesaretlerinden dolayı teşekkür etmem gereken bazı Mısırlılar var- protestolarda dövülüp tutuklanan yüzlerce Mısırlı. TED أستدرك لم يكن الجميع لأن مجموعة قليلة من المصريين العظماء ممن يستحقون الشكر كانوا في منتهى الشجاعة كانوا يخرجون إلى المظاهرات بأعداد قليلة ويتم ضربهم والقبض عليهم
    Tommy dövülüp de kasabadan ayrılmadan önce. Open Subtitles مايو عام 1998 هذا قبل ان يتعرض تومي للضرب
    Anneler, esmerler, dövülüp bir sulama kanalına bırakışmışlar. Bu onun mesajıydı. Open Subtitles أمهات,سمراوات البشرة تعرضن للضرب و تركن في حفرة
    Otuz senedir orada dövülüp öldürülüyorlar. Open Subtitles لقد تم ضربهم وقتلهم طوال 30 عام.
    Otuz senedir orada dövülüp öldürülüyorlar. Open Subtitles لقد تم ضربهم وقتلهم طوال 30 عام.
    Adli tabibe göre MaryJane ve Madison ölesiye dövülüp boğulduktan sonra ağırlıklarla birlikte iki bavulun içerisine koyulup buradan bırakılmışlar. Open Subtitles وفقاً للطبيب الشرعي, (ماري جين و ماديسون) تم ضربهم وخنقهم حتى الموت و ثم وضعوا في حقيبتين
    Onun gözümün önünde dövülüp vurulmasını izledim. Open Subtitles لقد شاهدته يتعرض للضرب وإطلاق النار عليه
    Onu kontrol edebileceğini zanneden bir adam tarafından dövülüp işkence edilmiş birisini seviyorum. Open Subtitles أنا أحب شخص ما تعرض للضرب والتعذيب بواسطة رجل أعتقد أن بإمكانه التحكم بها
    Her iki günde bir dövülüp tecavüze uğruyordu. TED تعرضت للضرب والاغتصاب كل يومين.
    Düşündüm ki, eğer Dean gelip de dövülüp soyulduğumuzu söylerse, Open Subtitles فكرت بأنه إذا أثبت " دين " أننا تعرضنا للضرب والسرقة
    Sonradan edinilen bilgilerle birlikte Hillary'nin dövülüp sonra canlı olarak gömüldüğünü düşünüyoruz. Open Subtitles النتائج الإضافية تدعم النظرية القائلة أن "هيلاري" تعرضت للضرب ثم الدفن على قيد الحياة.
    Fakat güzel, masum bir esmer çocuk sert bir şekilde dövülüp muhtemelen de öldürüldüğünde... Open Subtitles و لكن عندما الطفلة الجميلة السمراء , البريئة تتعرض للضرب المبرح ... و من المحتمل أنها قُتِلت . لقد فات الأوان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more