"düğmeyi" - Translation from Turkish to Arabic

    • الزر
        
    • المفتاح
        
    • زر
        
    • المقبض
        
    • الأزرار
        
    • زرّ
        
    • زراً
        
    • زِرًّا
        
    • الازرار
        
    • الزرّ
        
    • الزّر
        
    • الزرار
        
    düğmeyi kapattığında onun artık hiçbir şey hissetmeyeceğinden emin ol. Open Subtitles و حرصت أنه حين تغلق الزر فهي لن تشعر بشيء
    Saat geç oldu ve benim bu düğmeyi bulmam lazım. Yapma ama. Open Subtitles الوقت متاخر وانا يجب علي ان اعثر على الزر الذي ابحث عنه
    Kırmızı düğmeyi kaydırırsanız içinden sevimli bir köpek çıkıyordu. TED يجب أن تسحب الزر الأحمر وسيظهر كلب لطيف.
    Buna bazen kendi etraflarında saat yönünde iki dönmek ve hemen ardından düğmeyi iki kere gagalamak da dahil. TED احيانا قد يكون دورتين عكس عقارب الساعة مرة باتجاه عقارب الساعة ونقر المفتاح مرتين
    - Dikiş paralel, çaprazlama değil. Başka kimse düğmeyi böyle dikmez. Open Subtitles ليس متقاطعا لا احد غيرك يخيط زر بهذه الطريقة
    Küçük bir kız, mor düğmeyi çekmeyi denedi sonra da itmeyi. Olmayınca arkasına yasladı ve titreyen alt dudağıyla kutuya baktı. TED حاولت فتاة صغيرة أن تسحب الزر البنفسجي وأن تضغطه، ومن ثم استلقت وحدقت بالصندوق وشفتها السفلى ترتعش.
    İlk ikisi de pekala kırmızı düğmeyi kaydırabilecek yetenekteydi. TED أول طفلين كان بإمكانهما سحب الزر الأحمر.
    Bu düğmeyi çekince saat hiper- yoğun bir manyetik alana dönüşüp uzun erimli bir kurşunu bile saptırabilir, Open Subtitles عندما اسحب هذا الزر سيدي تتحول الساعة إلى حقل مغناطيسي قوي جداً إلى درجة انة يستطيع إبعاد رصاصة أطلقت علي
    Son düğmeyi çözdüm, elimi içeri sokuyorum ve göğüslerine dokunuyorum. Open Subtitles أنا خلع الزر الماضي، زلة يدي في، ولمس الثدي.
    düğmeyi etkisiz hale getirdim, efendim. Biraz izne ihtiyacım var. Open Subtitles لقد عطلت الزر يا سيدي لكنني بحاجة لإجازة
    "Neyin olduğunu bilmiyorum ama bir düğmeyi atacak kadar kafayı yemedim." Open Subtitles و أنا لست متأكد هو تابع لمن ولكن أنا لن أقوم بتشجيع نفسي على رمي الزر بعيداً
    Yeterli uzaklığa gittiğinden emin olduktan sonra da düğmeyi serbest bırak, tamam mı? Open Subtitles و عندما تصبح مستعداً إن رأيت شيئاً جيداً اترك الزر حسناً؟
    Herkes sahilde olacak, düğmeyi unutma. Open Subtitles و سنكون كلنا عند الشاطيء لذا فلا تنسي الزر
    Ağacın orada düğmeyi ben buldum, önce ben söyledim. Ebe-sobe, dönmek yok. Open Subtitles أنا عثرت على الزر بقرب الشجرة وأنا من قالها أولاً ، إنتهى الموضوع
    Elektrik kutusuna gidip, düğmeyi kapatmak için beş dakikamız var. Open Subtitles لدينا فقط 5 دقائق للوصول لصندوق الكهرباء وغلق المفتاح
    Sadece düğmeyi bulması gerekiyor. Open Subtitles هو في الداخل هو فقط يحتاج لإيجاد المفتاح.
    Ama kabloda elektrik varsa ve düğmeyi açarsam,... ..orası yerine buraya gönderirsem, bu nasıl bir ateş yakmak olur? Open Subtitles لكن لو ان تيارا بصورة متناوبة يمر عبر الأسلاك كل ثانية في كل يوم .. . وبهذا المفتاح
    Elbiselerin yakınında bile olmamalı bırak düğmeyi. Open Subtitles لا ينبغي أن يكون في أي مكان بالقرب من الملابس. ناهيك زر القديم.
    Şimdi, buradaki düğmeyi hafifçe çevirdiğimizde bir orkestra yöneticisinin gücüne sahip olacaksınız. Open Subtitles والآن وبألتواء بسيط في هذا المقبض ستكون لديك قوة أنغام مايسترو الأوكسترا
    Fakat çoğu zaman, düğmeyi ve fermuarı ayarlayamadığı için onu tuvalete götürmek zorunda kalıyordum, ki bu durum hem onun için hem de oradaki diğer erkekler için çok utanç verici oluyordu. TED ولكن في الكثير من الأحيان، لأنه لم يتمكن من إغلاق الأزرار والسحاب، كنت أضطر لأخذه إلى حمام الرجال، وكان الأمر مُحرجاً له بشكل لا يُصدق والرجال الآخرون الذين كانوا هناك.
    Bir düğmeyi açıp kapamak gibi çok basit, çok açık, çok kolay bir arıza... olmasını ümit edersiniz. Open Subtitles يسهل اصلاحه، لدرجة أنك تستطيع اصلاحه. مثل زرّ تشغيل عملاق مطفأ.
    Bu da 5 düğmeliydi, ama bir düğmeyi çıkardım. Open Subtitles هذه الكنزة كانت بخمسة ازرار لكني أزلت زراً
    Bir düğmeyi atlamışsın. Open Subtitles لقد نسيتى زِرًّا
    İtici düğmeyi çalıştırırsam, alanın gücünü kaybetmesini hızlandırabilirim. Open Subtitles كلا ، لن اشارك بتلك التجربة أذا بدأت بالضغط على الازرار ساستطيع بتعجيل أضمحلال ذلك الحقل
    Onun yanındaki düğmeyi aç ve manivelaya yüklen. Open Subtitles إفتح الزرّ بجانبها وإضغط على العتلة.
    Seni öldürmek için veya düğmeyi geri almak için şansı vardı. Open Subtitles لقد كانت لديه الفرصة لقتلكِ أو لكي يستعيد الزّر
    Söylemiştim sıcak soğuğu soğuk da sıcağı gösteriyor ve çalıştırmak için önce düğmeyi biraz sallaman lazım. Open Subtitles أخبرتك أن الساخن بارد والبارد ساخن يجب أن تهزي الزرار قبل تشغيلها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more