Tembel sahamın şu kanepenin sonunda bittiği düşünülürse artık yeni sahalara girmek lazım. | Open Subtitles | نظراً لأن حدودي القديمة لا تتعدى تلك الأريكة فكان يجب ظهور حدود جديدة |
Ukalâ herif. Burada bulunma nedenimizin senden başlamış olmamız olduğu da düşünülürse. | Open Subtitles | سئ بمحاوله اظهار غير مبالاتك نظراً الى انك السبب الاول بتواجدنا هنا |
- Tanımalısın. Benim için batırdığın onca iş düşünülürse. | Open Subtitles | حسناً،يجب أن تعرفني باعتبار جميع الأعمال التي أنجزتها وأدرتها لي في الماضي،عزيزي |
Senin gözetiminde olduğu düşünülürse istediğim yanıt bu değildi. | Open Subtitles | اتمنى لو اعلم باعتبار انني اعتقلته تحت رعايتك انه ليس جواب كاف ساتحقق من الامر |
Zararsız şeyler, hele adamın bir kanun kaçağı olduğu düşünülürse. | Open Subtitles | لم يظهر علية شيئاً بإعتبار انة هارب من العدالة |
Dwight'ın yarasının konumu düşünülürse bunu tek başına yapması epey zor olmuştur. | Open Subtitles | حسنا، نظرا لموقع إصابة دوايت لقد كان من الصعب عليه فعلُ ذلك بنفسه |
Kendi geçmişim düşünülürse bu güzel bir sürpriz. | Open Subtitles | ،والذي هو بمثابة مفاجأة لطيفة نظرًا لتاريخي |
Bu düğünün annemi son reddede gerdiği düşünülürse, çok iyi bir fikir olmayabilir. | Open Subtitles | ربما ليست افضل فكرة بأخذ الإعتبار أن الزفاف جعلت أمي في أقصى حالاتها |
Her ciddi ameliyatın risk taşıdığı düşünülürse, bana kalırsa... | Open Subtitles | وبالنظر إلى أن أي عملية جراحية خطيرة لها مخاطر كامنة |
Katillerin cinsel ikna yönünden açlıkları düşünülürse, belki devreyi bozdular. aşırı para attılar. | Open Subtitles | نظراً لشهية القاتل للإقناع الجنسي ربما نسفوا الدارة الكهربائية وأفرطوا بوضع العملات |
Hastaların dirsek kemiğini kıçından ayırt edemediği düşünülürse adamın boğulmakla tıkanmak arasındaki farkı bileceğini hiç sanmam. | Open Subtitles | نظراً لأن معظم المرضى لا يفرقون بين الزند و فتحة الشرج أظن هذا الرجل أيضاً لا يعرف الفارق بين الاختناق و انسداد الحلق |
İlk tanışmamızda beni tutuklatmak istediğiniz düşünülürse sizden acil durum çağrısı aldığımda biraz şaşırdım doğrusu. | Open Subtitles | نظراً لِمُحاولتك لإيقافي في أول مرةٍ إلتقينا فيها لقد تفاجأتُ لإستلام طلب الإستغاتة منكِ |
- Yani o iyi olanlar düşünülürse... | Open Subtitles | أظن أنه بخير. أعني باعتبار أن، كما تعلم. |
Burada yaşadığım düşünülürse, genç adam, asıl soru siz kimsiniz? | Open Subtitles | باعتبار اني اعيش هنا ايها الشاب اعتقد ان السؤال هو , من انت ؟ ؟ ؟ |
Burada yaşadığım düşünülürse, genç adam, asıl soru siz kimsiniz? | Open Subtitles | باعتبار اني اعيش هنا ايها الشاب اعتقد ان السؤال هو , من انت ؟ ؟ ؟ |
Tabii en başta yakalanma sebebinin ne olduğu düşünülürse. | Open Subtitles | بالطبع, بإعتبار كيف تم أسرك بالمقام الأول |
Kulaklarından kıllar fışkırdığı düşünülürse, bu tuhaf. | Open Subtitles | وذلك غريب، بإعتبار إن لديه شعر ينمو من أذنيه |
Sayılarının çokluğu düşünülürse, aslında oldukça uyumlu yaşıyorlar. | Open Subtitles | نظرا الى ان هناك الكثير منهم، يتعايشون في وئام نسبيا. |
Beş haftalık süre düşünülürse bu bir deney olarak görüp uyumluluğumuz hakkında veri toplamak için mükemmel bir fırsat değil mi? | Open Subtitles | نظرًا لفترة الخمسة أسابيع أليست هذه الفرصة الأمثل لإعتبارها تجربة ونجمع البيانات عن التوافق بيننا؟ |
Her bir galakside yüz yılda belki iki kez gerçekleştiği düşünülürse, bu inanılmaz bir başarıdır. | Open Subtitles | وهذا عدد ضخم جداً إذا أخذنا في الإعتبار أن السوبرنوفا تحدث بمعدل مرتان فقط كل 100 عام فى كل مجرة |
Şiddet seviyesi düşünülürse, görünür şüpheli de yokken kurbanlardan birinin hâkim olduğu gerçeğiyle birlikte... | Open Subtitles | وبالنظر لمستوى العُنف وبدون أي مشتبه فيهم وحقيقة أن إحدى الضحاياكانقاضياً.. |
- Bence iyi. Tek başına olmasına rağmen bebeği doğurmaya karar verdiği düşünülürse | Open Subtitles | حسناً، إعتِبار هي حازمةُ أَنْ يَكُونَ عِنْدَها الطفلُ بنفسه. |