"düşünün bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • فكروا في
        
    • تخيلوا
        
    Hadi, Düşünün bir kere. Open Subtitles لذا,فكروا في الأمر
    Düşünün bir, tamam mı? Open Subtitles فقط فكروا في الأمر، حسنا؟
    Düşünün bir. Ultra'nın yeni lideri, bizden biri. Open Subtitles فكروا في الأمر، رئيس جديد لـ(أولترا) من نوعنا
    Noel zamanını düşünün, bir süpermarkete gidiyorsunuz ve orada çanını çalan bir Kurtuluş Ordusu gönüllüsü var. TED تخيلوا أنه موسم العطلة وأنتم ذاهبون إلى السوبر ماركت، وهناك متطوع من جيش الخلاص، يقرع جرسه،
    Bütün vücudunuzun yandığını Düşünün bir de. Open Subtitles تخيلوا عندما تحترق كل أجسادكم، ليس لليلة مؤرقة واحدة، وليس لأسبوع،
    Düşünün bir akşam TV izliyorsunuz Ve... bir reklam çıkıyor. Open Subtitles لذا تخيلوا انفسكم تجلسون. وتشاهدون التلفاز
    Düşünün bir. Open Subtitles فكروا في الأمر
    "Amerikasız bir dünya düşünün" bir tablodur. Medyanın çeşitli alanlarını kapsayan çalışmalar yapıyorum; fotoğrafçılık, video ve performans sanatları buna dâhil. TED "تخيلوا العالم من غير أميركا" هي لوحة. لكنني أعمل في نطاق الإعلام بما في ذلك التصوير والفيديو والفن التمثيلي.
    Bunun onu ne kadar çıldırtacağını Düşünün bir de. Open Subtitles تخيلوا الجنون الذي ستقوم به حينها
    Oda sıcaklığında seramik yapılabildiğini düşünün, bir şeyi bir sıvıya sokuyorsunuz, sıvıdan çıkarıyorsunuz ve buharlaşma, sıvıdaki molekülleri yapboz parçaları şeklinde birleşmeye zorluyor, aynı bu kristalizasyon sürecinde olduğu şekilde. TED تخيلوا إمكانية أن نكون قادرين على صنع السيراميك على درجة حرارة الغرفة من خلال غطس شيء في سائل ببساطة، ثم إخراجه من السائل، ثم الحصول على تبخر يدفع الجزيئات في السائل معاً، بحيث تتشابك معاً بنفس الطريقة التي تعمل بها هذه البلورة.
    Hayır, daha iyi bir fikrim var. Düşünün bir. Open Subtitles لا، لدي فكرة أفضل تخيلوا هذا
    Dünyanın çocukların geleceği heyecanla bekledikleri bir diğer macera olarak gördükleri ve korkacak hiçbir şeyleri olmadıkları bir yerken nasıl görüneceğini düşünün. Bir sonraki İklim Değişikliği Konferansı'nda milyonların sesini duymuş ve asıl değişim adına kollarını sıvamış insanlar bir araya geldiğinde dünyanın nasıl olacağını düşünün. TED تخيلوا كيف سيبدو العالم، حيث سيكبر الأطفال، وهم يعرفون أن مستقبلهم كان بمثابة مغامرة يمضون قدمًا إليه ولا شيء يخيفهم، كيف سيبدو العالم عندما ينعقد المؤتمر القادم حول المناخ وهذا الشيء الرائع يحدث للناس الذين تجمعوا معًا، الذين سمعوا أصوات الملايين، الذين سيمشرون عن سواعدهم استعدادًا لصنع التغيير الحقيقي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more