Birlikte geçirdiğimiz zamanlar düşünüyordum ve bir anda her şeyi anladım. | Open Subtitles | كنت أفكر في كل الوقت الذي قضيناه معاً، ثم جائتني الفكرة: |
Bizi düşünüyordum ve ilişkimizde gözden kaçırdığımı hissettiğim bir kaç şey var. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر عن علاقتنا وأشعر أنني تركت بعض الأشياء في علاقتنا |
Ortaklığımızı düşünüyordum ve bu işin yürümesi için taviz vermem gerektiğini anladım. | Open Subtitles | كنت أفكر بشراكتنا، وكيف أن علي أن أتقبل الحلول الوسطى لإنجاح الأمر |
Bu sabah arabamda oturmuş söylediklerini düşünüyordum ve merak ediyorum... | Open Subtitles | كنت أجلس في سيارتي هذا الصباح أفكر بما قلته وأتسائل |
Geçen gün dediklerini düşünüyordum ve haklısın bence. | Open Subtitles | أتعلمين؟ كنت أفكر بما قلتِ, إنكِ محقة تماماً |
Bunu düşünüyordum ve sonra bir gün, Peter beni aradı. | TED | وبينما كنت أفكر في ذلك في أحد الأيام، إذا بي أتلقى اتصالا من بيتر. |
Bir gün, bütün verilerin nasıl bir lokasyona sahip olduklarını düşünüyordum ve cevapla karşı karşıya olduğumu anladım. | TED | وفي أحد الأيام، كنت أفكر بأن لكل من البيانات موقع محدد، وأدركت أن الإجابة تحدق بي. |
Size bu konsepti nasıl açıklayacağımı düşünüyordum ve hepimizin anlayacağı bir şeyle başlamaya karar verdim. | TED | إذن كنت أفكر كيف أشرح هذا المعنى لكم، فقررت أن أبدأ بشيء كلنا نفهمه. |
düşünüyordum ve bazen yavaş olduğumu biliyorum, ama olanları görüyorum... | Open Subtitles | كنت أفكر مليا أعرف أنني بطئ الفهم أحيانا لكنني أدرك الأمور |
Belediye binasının önünden geçerken seni düşünüyordum ve aklıma sana takıldı. | Open Subtitles | كنت أفكر بك عندما مررت بمركز البلدة و قد علقت الفكرة برأسي |
Ama seni düşünüyordum ve şunu hatırladım tucson'da geçirdiğimiz akıl almaz çılgın gece Bilmiyorum, bin yıl önceydi, ve muhtemelen bunu hatırlamıyorsun-- | Open Subtitles | كنت أفكر بك ثم تذكرت تلك الليلة التي قضيناها في توسان منذ الف سنة, ربما لا تذكر |
Hediyeler, pırlantalar ve bana bir şeyler almak konusundaki saçma sapan entrikalarını düşünüyordum ve fark ettim ki para harcamamak için romantizm ile ilgili paranoyakça kuruntular uyduruyorsun. | Open Subtitles | كنت أفكر حول مؤامرتك المحيرة حول الهدايا والجواهر وشراءك الهدايا لي و أدركت أن أوهامك و معتقداتك السخيفة حول الرومانسية |
Bununla ilgili düşünüyordum ve bunun benim için doğru şey olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | كنت أفكر بذلك أعتقد بأنه لن يكون بالشيء الصحيح لي |
Bunu birkaç gündür düşünüyordum, ve yapmamız gereken şey şu, herkes bir görünüş düşünsün. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر فيها طوال اليومين الماضيين وكل ما علينا القيام به هو استعمال شكل لكل واحد منا |
Onlara basitçe Wraithleri durdurduğumuzu söylemeyi düşünüyordum ve yaptığımız fedakârlığı birine söylemeyi belki. | Open Subtitles | كنت أفكر أن أخبرهم أننا أوقفنا الرييث لندع شخصا ما يعلم أن تضحيتنا نجحت |
Bu biraz ilginç olacak ama son zamanlarda biraz düşünüyordum ve seni affetme vaktinin geldiğine karar verdim. | Open Subtitles | .. هذا سيبدو غريباً، ولكن كنت أفكر ببعض الأشياء مؤخراً لقد قررت أنه حان الوقت لأسامحك |
Kilidinin çok iyi olduğunu söylediğini düşünüyordum ve aldım buraya getirdim ve sen aldığında toplanmıştı. | Open Subtitles | كنت أفكر بما قلته حول الحصول على قفل جيد جداً، لذا أحضرته إلى هنا، وقد فعلت، و تم نشله |
Söylediklerini düşünüyordum ve bir sorum var. | Open Subtitles | كنت أفكر بما قلت، ويراودني سؤال |
Eee, geçen gün söylediklerini düşünüyordum ve evet sen haklısın, ben daha önce bir çift olmamıştım. | Open Subtitles | حسنا , كما تعلمين , فقد كنت أفكر بما قلته سابقا ... ... وكنت محقه , أنا لم أكن حبيبا جيدا , لذلك إن كانت تلك هي القاعده ... |
Bana neler yapacağını düşünüyordum ve sabredemedim. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر بما ستفعله بي... |