"düşüncelerimle" - Translation from Turkish to Arabic

• أفكاري
• افكاري

Biliyorum, bugün benim boş günüm olmalıydı ama şu an en son ihtiyacım olan şey düşüncelerimle baş başa kalmak.
إننى أعلم بأنني أخذه اليوم اجازة ولكن أخر شئ أريده في هذه الحاله هو أن اجلس بمفردي .. مع أفكاري

düşüncelerimle yalnız olduğum için zeminde koşuşturan karıncalarla ilgili karmaşık fanteziler kurardım.
وحيداً مع أفكاري ، شيدت خيالات معقدة حول النمل الذي يمر على الأرضية.

Sırf bunu bilmenin bile faydası oldu mesela çok erken uyanırsam düşüncelerimle ilgili kaygılanıp duruyorum.
ومعرفة ذلك ساعدني، مثلًا، عندما أستيقظُ أحيانًا في وقتٍ مبكر، وأبدأ في القلق أو التجوال هنا وهناك مع أفكاري.

Benim düşüncelerimle ilgileneceğin yerde Anna'nın düşüncelerini anlamak için daha çok gayret sarf etmeliydin.
كان يجب عليك أن تبذل جهداً أكبر في فهم أفكار اّنا ,أكثر من أن تكون مهتماً بمعرفة أفكاري

En sonunda düşüncelerimle baş başa kalabildim.
استطيع اخيرا ان اكون وحيدا مع افكاري

Çok mutsuzdum ve tek yapmak istediğim evde kalıp düşüncelerimle baş başa kalmaktı.
كنت مكتئبا جدا كل ما أردت القيام به هو البقاء في المنزل وتكون وحدها مع أفكاري.

Burası düşüncelerimle yalnız kalmak için geldiğim yer.
هذا هو المكان الذي آتي اليه لأكون وحيداً مع أفكاري

Beni gelip geçer düşüncelerimle tanımlamak haksızca olduğunu düşünüyorum.
ولا أرى من العدل أن تقيّمني بناءً على أفكاري العابرة

Biraz sodyum bikarbonat ve köyde bir ev düşüncelerimle yalnız kalabileceğim bir yer, gerekir.
،سأحتاج لبيكاربوانت الصوديوم ومنزل بالريف .مكان أكون فيه لوحدي مع أفكاري

Banyoya gidip düşüncelerimle yalnız kalacağım.
سأذهب إلى دورة المياه و ابقَ وحيداً مع أفكاري

Burası, bu binada düşüncelerimle baş başa kalabileceğim tek yer.
هذا هو المكان الوحيد بهذا المبنى المسموح لي أن أكون بمفردي به مع أفكاري.

Ordudayken, düşüncelerimle baş başa kalmak için çok vaktim oldu.
كيف تواجه ذلك؟ ،عندما كنت في الخدمة العسكرية كان لدي الكثير من الوقت لوحدي مع أفكاري

düşüncelerimle, sözcüklerimle, yaptıklarımla ve yapmayı başaramadıklarımla.
في أفكاري و كلماتي و فيما فعلت و فيما فشلت في فعله

Bana eşlik edecek yalnız kendi düşüncelerimle hapsolmuştum.
كنت محاصراً فقط مع أفكاري ترافقني.

Şu anda sadece düşüncelerimle baş başayım.
أنا وحيد الأن بالكامل فقط مع أفكاري

Tüh, demek düşüncelerimle baş başa kaldım.
للأسف أنا تُركت وحدي مع أفكاري.

Sadece düşüncelerimle yalnız kalmak istemiyorum şu an çünkü yapmaman gereken şeyleri yapmayı düşünüyorum.
أنا فقط لا أُريد أكون لوحدي... مع أفكاري في هذه اللحظة. لأني أفكر بفعل أمور لا يجب علي فعلها.

Beni düşüncelerimle birlikte yalnız bırak.
إتركني وحدي مع لاشيء في أفكاري.

Genelde düşüncelerimle baş başa dolaşırım ama zaman değişiyor.
عادة ما أقوم بهذه الجولة بمفردي بصحبة أفكاري ...لكن الأوقات تتغير

Güçlü olmaya çalıştım, düşüncelerimle baş başa kaldım.
حاولت أن أكون قوياً, وجلست مع افكاري.